Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?

Spor - 11 Ekim, 2021 - Okuma Süresi: 7 Dk.

11 Ekim, 2021

Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?

Hareketsizliğin zararları ve etkilerini, aktiflik için ve sıvı ve gıda tüketimleri ile ilgili tavsiyelerimi sizler için anlattım.

Hareketsizliğe Artık Dur De!

Hareket etmek, su ve besin gibi vücudunuzun doğal bir ihtiyacıdır. Nasıl ki vücudunuz suya ihtiyaç duyduğunda susuyorsanız, besine ihtiyaç duyduğunda acıkıyorsanız, aslında hareket etmeniz için de vücudunuz size sinyal gönderir. Bu sinyaller, vücut ağrısı, uyuşukluk, isteksizlik hali, ağırlık hissi şeklinde kendini gösterebilir. Saatlerce oturduğunuz ve çok az hareket ettiğiniz bir yaşam tarzında daha az kalori yakacağınızdan daha fazla kilo alırsınız. Zaman içinde bu kilo artışı, eklem rahatsızlıklarını, uyku bozukluklarını, kas ve iskelet sistemi rahatsızlıklarını da beraberinde getirir.

                                                      Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?                                               

Gelişen teknoloji ve hayatın koşuşturmacası hepimizi daha çok hareketsizliğe maruz bıraktı. Dün olduğu gibi bugün de gerek hayatımızdaki sorumluluklarımızı gerek istek ve ihtiyaçlarımızı daha basit yollardan giderme ihtiyacı hissediyoruz. Hal böyle iken süper kahramanlar çıkmaya başlıyor hemen karşımıza. Modern çağın susmak bilmez motorlu araçları, ellerden düşmez gözlerden eksilmez telefonlar, onsuz olmaz bilgisayarlar, asansör denen zavallı kaldıraçlar ve hayatın neredeyse her yerindeki süper kolaylaştırıcı alet edavatlar. Bir de robot biraderler girsin aramıza, ha şimdi tam oldu işte. Edep yahu! Sabah uyanacaksın, paşalar gibi koltuğuna yaslanacaksın, eline tablet, dizine bilgisayar, ayağına gelen kahvaltı, kahveni höpürdeteceksin; araban aşağıda, televizyon karşında, vantilatör kafanda hüküm süreceksin. Ben bu saltanata itiraz ediyorum, bu esaretliği reddediyorum. Peki biz neden şartları zorluyoruz, biraz dayatma değil mi bu yaptığımız? Biraz değil, bayağı dayatma, bazen işkence sanki. Kendimizi ne denli ciddi tehditlere maruz bıraktığımızın farkına varalım. Bu aşırılığa ve bunun meydana getirdiği hareketsizliğe son verelim. Ruhumuzu içine sıkıştırdığımız o hücresinden serbest bırakalım ve harekete geçelim artık. Mesela giyelim ayakkabıları, çıkalım dışarı ve koşmaya başlayalım! 

Hastalıkların Başı Hep Bu!

WHO'ya göre hareketsizlik durumu, tüm dünyada ölüme neden olan risk faktörleri arasında 4. sırada. Bilimsel raporlara göre hareketsizlik birçok ülkede hızlı bir şekilde yaygınlaşıyor ve kanser, kalp-damar hastalıkları, obezite, tip 2 diyabet, kemik erimesi gibi birçok hastalığın artışına neden oluyor. Aynı zamanda hareketsiz geçirilen vakitlerin uzunluğuna göre bu hastalıklara yakalanma riskinin çok ciddi şekilde artış gösterdiğini yapılan araştırmalar kanıtlar nitelikte.

Özellikle pandeminin de etkisiyle sosyal hayatımız önemli ölçüde sınırlandı, teknolojik imkanların sunduğu kolaylıklar haliyle hareketsizliği de arttırdı. Koronavirüsün yol açtığı hastalıklara karşı büyük bir savaş veren dünya devletleri, neyle baş edeceğini şaşırdı. Doğrudan bağışıklık sistemini hedef alan bu katil virüs, elimizi kolumuzu bağlayıp daha birçok hastalığa davetiye çıkarttı. Buna rağmen günlük vaktinin bir kısmını spor veya egzersiz yaparak hareketli geçirenler, pandemi virüs dinlemeden bu alışkanlıklarını bırakmadı. Sonuç olarak her biri birçok zorluğun üstesinden gelmeyi başardı. 
Bizler de sosyal platformlardaki koşuşturma performansımızı fiziksel harekete dönüştürdüğümüzde hayatın bizlere sunduğu imkanlar, karşımıza çıkan zorluklar ve psilolojik tavırlarımız hızlıca değişmeye başlayacaktır. Çok daha olgun şahsiyetler ve sağlıklı bireyler olma yolunda ciddi mesafeler alacağız. Bunun tadına vardığımız zaman, hareket, egzersiz veya spor ne derseniz deyin, bunları giderek hayatımızın merkezine yaklaştıracağız.


Daha Aktif Olmak İçin Neler Yapabiliriz?

- Öncelikle hareketsizliğe sebep olan canlı ve cansız tüm arkadaşlardan uzaklaşmaya başlayabiliriz. (En azından kontol altına alabiliriz)

- Günlük yarım saat tempolu yürüyüş veya koşu yapabiliriz. 

- Evde veya dışarıda egzersiz yapabiliriz. (Fitness salonları iyi bir tercih olabilir.)

- Arkadaşlarımızla spor programı oluşturabiliriz. (Halı saha, basketbol, voleybol maçları gibi)

- Ve tabii ki artık asansör yerine merdivenleri kullanabiliriz. 

                 Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?                                


 

Bol Su İçmeyi İhmal Etme! 

Su tüketiminin hayatımızdaki öneminin yadsınamayacak kadar ciddi boyutta olduğunu hepimiz biliyoruz. Hal böyle iken vücudumuzu sudan mahrum bırakmanın da ne kadar tehlikeli olduğunun 7'den 70'e herkes farkında. Özellikle hasta olduğumuz zaman vücudun enfeksiyon ve hastalıklarla savaşmasında çok ciddi bir rol oynayan suya, terlemeye bağlı olarak özellikle yaz aylarında ve spor yaparken daha sık ihtiyaç duyuyoruz. 

Susadığım zaman zaten su içiyorum, neyin ihmalinden bahsediyorsun diyebilirsiniz. Yeterli su içiyor muyuz, asıl mesele bu. Sağlıklı ve tavsiye olunan ise susamadan bu ihtiyacı gidermektir. Tabii ki günün koşuşturmacasında bunu ihmal etmemenin mümkün olmadığı söylenebilir. Bunun ölçüsünü belirleyense tabii ki bizleriz. Çünkü hayatımızdaki önceliklere göre sorumluluklarımızı ve yapmak istediklerimizi biz belirliyoruz. İhmal ettiklerimizi ve asla vazgeçemediklerimizi buna göre şekillendiriyoruz. Bir şeye verdiğimiz önem derecesi arttıkça, zihnimiz onu aklımıza daha çok getirdiği gibi yapmadığımız durumlarda da kendimizi rahat hissetmiyoruz. Bir bakıma zihnimiz bize kızıyor, psikolojik bir baskı kuruyor ve kazan veya kaybet durumuyla bizi baş başa bırakıyor. Bunun çok acımasız olduğu kesin ama sistem böyle çalışıyor. Su tüketimini de bununla entegre edersek hastalıkta ve sağlıkta faydalarını muhakkak görürüz. Bundan dolayı yanımızdan suyumuzu ayırmayalım, kapağını açıp tüketmekten sakınmayalım. 

                                         Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?                                                         


   

Ve tabii ki Gıdalar

Temel enerji kaynağımız olan gıdalar hayatımızın her alanında büyük önem teşkil ediyor. Spor yapıyorsanız ister yürüyüş yapın, ister pilates yapın, ister fitness yapın, isterseniz  maraton koşun… Sağlığın korunması, dayanıklılığın artması, konsantrasyon ve dikkat yeteneğinin iyi olması ve spordan maksimum faydayı sağlamak için sağlıklı beslenmeliyiz.

Biliyorum çoğumuzun çok sık ya da bazen de olsa gittiği fast food mekanları ve tükettiği zararlı gıdalar vardır. Aman ne olacak diyenlerimiz, çok yemiyorum zaten deyip gerçekleri saklayanlarımız ve gerçekten az veya hiç tüketmeyenlerimiz var. Burada çıkıp Canan Karatay gibi çıkacak, bunu yiyelim şu yasak vs. diyecek değiliz. Tabii ki yemekler, içecekler, tatlılar vs. biz tüketelim diye varlar. Bizim dikkat etmemiz gereken hangi gıdadan ne kadar tükettiğimizdir. Haftada bir meyve yiyen ile her gün tüketeni aynı kefeye koyamayız. Ya da sigara ve alkol gibi alışkanlığı olmak ile bunlardan uzak durmak tabii ki farklı durumlardır. Bu durumda yapılması gereken, herkesin kendi tüketim durumuna göre zararlı gıdalardan uzaklaşması, yararlı olanları arttırmasıdır. Neyin faydalı olup olmadığını ise size bırakıyorum.                                                                                 Oturmaya Mı Geldik Dünyaya?

 

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.