Ölümün Kıyısında Bir Doktor: Paul Kalanithi

Kültür ve Sanat - 13 Eylül, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.

13 Eylül, 2021

Ölümün Kıyısında Bir Doktor: Paul Kalanithi

Önce altı yıllık zorlu tıp eğitimini tamamlayan, sonrasında ise beyin cerrahisi ihtisasını tamamlamak üzereyken akciğer kanseri teşhisi konan, bir anda doktor önlüğünü çıkartıp hasta koltuğuna oturmak zorunda kalan başarılı bir cerrahın öyküsü bu.

Geçen ay okuduğum ilk ve tek kitabı olan ‘Son Nefes Havaya Karışmadan’ ile tanıştım Doktor Paul Kalanithi ile. Dr. Kalanithi lisans eğitimine Stanford Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Biyoloji alanlarında çift lisans yaparak başlamış. Aynı üniversitede İngiliz Edebiyatı bölümünde yüksek lisans yaptıktan sonra Cambridge Üniversitesi’nde Bilim Tarihi ve Felsefesi alanında da yüksek lisans yapmış. Hayatı boyunca ‘Yaşayan her şey ölmeye mahkumken, hayatı anlamlı kılan nedir?’ sorusunun peşinde cevap arayan Kalanithi, bu cevaba en somut şekilde ulaşabileceği yerin tıp fakültesi olduğuna karar vererek bu alana yönelmiş sonrasında. Devamında yaşam ve ölümün en çok iç içe geçtiği yer olan cerrahi bölümünde devam etmiş kariyerine. Cerrahi branşı yoğun iş yükü ve getirdiği sorumluluklar yüzünden artık hekimler arasında pek revaçta olmayan bir bölüm. Kalanithi de bu branşı seçerken bunun farkındaydı tabi ki. Kitapta bu konuyla ilgili söylediği bir cümle  beni çok etkiledi. ‘İnsan yaşam biçimini önceleyerek ancak meslek edinebilirdi, meslek aşkı değil.’ diyor Dr. Kalanithi.

Hep ileride bir gün kitap yazmayı düşleyen Kalanithi, bu kitabı kendisine dördüncü evre akciğer kanseri teşhisi konduktan bir süre sonra yazmış. Kitabı iki bölüme ayıran yazar ilk bölümde öğrencilik hayatından bahsetmiş. Bir tıp fakültesi öğrencisi olarak başarılı bir cerrahın tıp fakültesi anılarını okuyabilmek benim için çok değerliydi. Bu ilk bölümde aynı zamanda Kalanithi, cerrahi eğitiminden de bahsediyor.

Ölümün Kıyısında Bir Doktor: Paul Kalanithi

 İkinci bölümde ise kanser teşhisi konduktan sonra hayatının nasıl ilerlediğinden bahsediyor ki benim için okuması duygusal olarak çok zordu. Kalanithi’nin kanser teşhisine ve başarısız tedavi denemelerine rağmen hayata karşı sağlam duruşunu, kaç gününün kaldığını bilmemesine rağmen kaldığı yerden devam etmesini okumak oldukça etkileyiciydi. Gerçi hangimiz kaç günümüz kaldığını biliyoruz ki? Kalanithi’nin yaşam ve ölüm karşısındaki duruşunu özetlediğini düşündüğüm bir cümlesine yer vermek istiyorum burada:

Önemli olan, kartların hileli olduğunu ve kaybedeceğini bile bile oynamaya devam etmektir.

 Kitabın ikinci bölümünde beni en çok etkileyen olay ise kanser olduğunu öğrendikten bir süre sonra Dr. Kalanithi’nin cerrahlığa geri dönmesi oldu. Ölüme bu kadar yakınken kalan kısacık zamanında da kendisini başka insanların hayatını kurtarmaya adaması, bir yandan kanser tedavisi görürken bir yandan da saatler süren ameliyatlara girmesi…

Kalanithi’nin ölmeden hemen önce yazdığı, kitap halini maalesef göremediği ve 2017 Pulitzer ödülü finalisti olan kitabı ‘Son Nefes Havaya Karışmadan’ benim için hem çok bilgilendirici hem de çok dokunaklı bir kitaptı. Özellikle tıp fakültesi öğrencilerinin ve ‘Hayatı anlamlı kılan nedir?’ sorusunun cevabını arayan herkesin bu kitapla ve bu dünyaya iz bırakmış eşsiz ruhlardan biri olan Paul Kalanithi ile tanışmasını çok isterim. Şimdiden iyi okumalar.

Ölümün Kıyısında Bir Doktor: Paul Kalanithi

        

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.