Makyavelist Bir Karakter: Negan Smith

The Walking Dead dizisinin en tartışılan karakteri Negan hakkındaki bu yazıda, karakterin yaşanmışlıklarına, siyaset anlayışına ve karakter dönüşümüne değineceğiz. Eğer siz de Negan karakterini daha yakından tanımak isterseniz şimdiden iyi okumalar!

 

Hayatımıza 2010 yılında giren ve büyük ilgi toplayan The Walking Dead dizisinin Negan'ı ile ilk kez altıncı sezon finalinde karşılaştık. Kendine has giyimi ve konuşma tarzı ile sahneye giren Negan karakterini, elinde Lucille olarak adlandırdığı beyzbol sopasıyla gördük. İlk izlenim açısından oldukça güçlü ve karakteristik gözüken Negan, ilerleyen dakikalarda ne kadar ileri gidebileceğini bizlere kanıtladı. Peki, tüm bu görünenin ardında Negan kimdi?

Yazım The Walking Dead dizisi ile ilgili spoiler içermektedir, bunu dikkate alarak okumaya devam etmeni tavsiye ederim. İyi okumalar!

Öncelikle şunu söylemeliyiz ki Negan karakteri her ne kadar altıncı sezonda diziye dâhil olsa da onun tüm bu olanlardan önceki asıl hikâyesini, onu bugünkü Negan yapan asıl olayı ancak onuncu sezonda ‘’Here’s Negan’’ bölümü ile öğrenebildik. İlgili bölümü izleyenlerin de bildiği gibi, Negan’ın kimsenin dokunmasına izin vermediği beyzbol sopasının adı ölen eşi ‘’Lucille’’den gelmekteydi. Kanser hastası eşine salgın sonrası evde kemoterapi vermeye çalışan Negan, bir gün mecburen eşini evde tek bırakmak zorunda kaldı. Yolda karşılaştığı insanlar, Negan’ın eşine ilaç götürmek için acele ettiğini bildikleri halde onu tehdit etmekten ve alıkoymaktan geri kalmadılar. İlaçları bulup eve geldiğinde ise artık eşinin hayatta olmadığını gördü. Bunun üzerine Negan o radikal kararı aldı. Her ne kadar, insanlar bir günde değişmez dense de Negan eşini gördüğü o an değişmişti. Tüm bu olanlardan sonra bir tepki olarak değişmek zorundaydı da. Eşini kaybetmesine sebep olanlar kişiler belliydi. Ona hediye edilen beyzbol sopasına dikenli teller saran Negan, intikamını aldı. Ama işler bu kadarla bitmemişti.

Negan’ı makyavelist olmaya iten bozuk toplumdu. Bu bozuk toplumun durdurulması gerekiyordu. Bunu da mutlak kural koyucu bir lider yapabilirdi. Bu rolü üstlenen Negan, tıpkı Machiavelli gibi siyaseti ahlaktan tamamen bağımsız bir alan haline getirdi. Siyasetinde sınırları belli bir şekilde çizilmiş kuralları vardı ve bunlara riayet etmemek, kim olduğu fark etmeksizin yaptırımlar gerektiriyordu. Bu yaptırımlar da ahlaki açıdan bakıldığında oldukça kötü yaptırımlardı. Ancak yaptırımların niteliği sosyal hayatın ahlakı ile örtüşmek zorunda değildi. Ona göre adaletin ölçütü ancak bu kurallara uymakla ölçülebilirdi. Bu açıdan bakıldığında grubunun bekasını sağlamaya çalışan bir lider gibi gözükmekte olan Negan, bir yerde hala karısının ölümüne sebep olan o bozuk insanlardan intikamını almaya devam ediyordu.

 

 

Rick'in grubu ise, Hilltopluları yaptırımlardan kurtarmak için Negan’a bir bina dolusu adamını öldürmüşlerdi. Negan ise titiz bir plan ile grubu tuzağa düşürerek, yaptıklarının bir sonucu olması gerektiğini onlara hatırlattı; Glenn ve Abraham’ı herkesin gözü önünde feci bir şekilde infaz ederek... Negan’a göre bu,i adaleti sağlamak için gerekliydi, Rick ve grubuna göre olanlar tamamen vahşetten ibaretti. Olayın üzerinden yıllar geçti, Negan hapsedildi, ardından özgürlüğüne kavuştu ve Rick’in grubu ile yaşamaya başladı. Pek çok kişiye samimi olarak yardımı dokundu, her açıdan epey yol katetti. Ancak Glenn'in eşi Maggie, hala onu affetmedi ki yaşadıkları öyle kolayca unutulup affedilecek türden şeyler değildi ama yine de Negan’ın, Maggie’ye söylediği şu sözler, üzerinde düşünmeye değer:

‘’Bunca yıldan sonra benim hala kötü adam olduğumu mu düşünüyorsun? Değilim ve kimse de değil. Ya da aslında biliyor musun Maggie, belki herkes kötüdür. Kendine sadece şu soruyu sor. Şu zamana kadar kaç kocayı ve babayı öldürdün?’’