Kitap Kurtlarının Elinden Bırakamayacağı 5 Roman!

Merhabalar! Bugün kitap okumayı seven herkesin, elinden bırakmak istemeyeceği 5 roman hakkında yazıyorum.

• NİETZCHE AĞLADIĞINDA - IRVIN D. YALOM 

Kitabımızın ana konusu ümitsizlik. Yazarımız psikanaliz öncesindeki Viyana'ya ışık tutuyor bu romanında. Dr.Breuer'in Salome adlı bir kadından mektup almasıyla olaylar başlıyor. Mektubun içeriği ise Nietzche'nin ümitsizliğinden kurtulması üzerine. Nietzche, bu mektuptan habersiz Breuer'in hastası oluyor. Karşılıklı olarak konuştuklarında Breuer, sadece Nietzche'yi analiz etmekle kalmıyor, Nietzche ile konuşurken kendi hayatını da sorguluyor. Dr.Breuer ve Nietzche'nin yaptığı karşılıklı konuşmalar psikanalizin temellerini bu dönemde atıyor diyebiliriz. Kurgu ve gerçekliğin harmanlığı bu kitapta; dönemin ünlü isimleri Freud ve Salomeyi de içeriyor.Ümitsizlik üzerine yazılmış, her okuyan kişinin kendisinden birşeyler bulabileceği enfes bir roman. Bu zamanlar da ne okuyacağını bilemeyen, bir kitap okuyayım su gibi akıp gitsin diyenler için kesin tavsiye!

Zira aslında kimse kimseye yardım edemez; insan kendine yardım etme gücünü kendi içinde bulmalıdır.

• BİR DELİLER EVİNİN YALAN YANLIŞ ANLATILAN KISA TARİHİ - AYFER TUNÇ 

Ayfer Tunç okumak istiyorum ama hangi kitabından başlamam gerektiğini bilmiyorum diyenleri bu kitaba alalım! Sırtı denize dönük bir şekilde inşa edilmiş olan akıl hastanesinde geçiyor romanımız. Birbirleriyle ilk başta hiç bağlantısı yok gibi gözüken bu insanların hepsi, ortak bir payda olarak akıl hastanesinde buluşuyor. İki yüzden daha fazla karakteri içeren bu romanda; hepsinin ayrı ayrı kendi hayatlarına dahil oluyoruz. Ayfer Tunç, bu romanında Türkiye'nin sosyolojik haritasını çiziyor demek yanlış olmayacaktır.İsmi kadar sayfa sayısı da fazla olan bu kitap, tabiri caizse su gibi akıp sizi bambaşka aile hayatlarına dahil ediyor.

Mutluluk gökten zembille inmiyor, itina istiyordu.

• KUM TEFRİKALARI - ÖMÜR İKLİM DEMİR

Doktor olan Mithat, bir gün İstanbulda yaşayan ve yüz yaşından fazla olan Yurdanur halasının vefat haberini almasıyla olaylar başlar. İstanbul'a gidip halasının köşkünde bakınırken eniştesi Yüzbaşı Şevket Kemal Bey'in günlüğünü bulur fakat günlük Osmanlı Türkçesi ile yazılmıştır. Bunun üzerine Mithat, edebiyat öğretmeni olan Murat Hoca'dan yardım ister ve yavaş yavaş çevirilen bu günlük gazete de tefrika olarak yayınlanmaya başlar. Çevirilen ve tefrika olarak yayınlanan bu günlükle beraber bizde günlükte yazılan ve Şevket Kemal Bey'in başından geçen olayları öğrenmekteyiz. Geçmiş ve günümüzü harmanlayan bu roman, hem Doktor Mithat hem de Şevket Kemal enişteden izler barındırıyor ve okuma zevkinizi yükseltiyor.

Kırıldığı yerden filizlenir hayat.

• KİRPİNİN ZARAFETİ - MURİEL BARBERY

Pariste bir apartman dairesinde sanata, felsefeye meraklı elli dört yaşında olan kapıcı bir kadın; zeki ve yetenekli olan ama aynı zamanda intihar etmeyi düşünen on iki yaşındaki kız çocuğu ve bu iki özel insanı birleştiren, apartmana yeni taşınan ve son derece beyefendi olan bir Japon. İnsanın hangi konumda olursa olsun kendine yapacağı en yegane şeyin kendini geliştirmesi olduğu mesajı bu kitabın asıl konusu. 

Görünüşe ve konuma bakıp insanların zekasına ne çabuk karar veriyoruz.

• SESSİZ EV - ORHAN PAMUK

Orhan Pamuk okumak ve diline alışmak için nefis bir başlangıç kitabı! Üç torunun İstanbul'dan kalkıp babaannnelerini görmeye gelmesiyle olaylar başlar. Romanımız çoklu bakış açısı ve çoklu anlatıcı şeklinde anlatılıyor. Bu sebeple bütün karakterleri kendi bakış açısıyla olaylara olan yaklaşımını görebiliyoruz. Bu üç torunun biri devrimci, biri zengin ve biri de tarihçi olmayı akıllarına koymuş. Bu ziyaret esnasında bir kuşak boyunca olan olaylar anlatılıyor ve kuşak çatışmasını net bir şekilde görebiliyoruz.

Çünkü biliyorum, günaha gırtlağınıza kadar batmak değil; başkasının günahsız kalabildiğini görmek daha çok acı verir sizlere.