John Lennon'ı Öldüren Kitap

Çoğu kişi The Beatles’ın efsanevi solisti John Lennon’ın bir suikaste kurban gittiğini bilir. Peki ya bu suikastin bir kitap yüzünden gerçekleştiğini biliyor muydunuz? Sadece John Lennon’ın değil, bir oyuncunun ve hatta bir başkanın ölümünden de bu kitap sorumlu. Birçok kişinin okurken içinden “Beni anlatıyor!” diye geçirdiği bir kitap bu, dünya genelinde 65 milyon satan, her sene 100 binlerce satmaya devam eden ve dili sebebiyle birçok okulda yasaklanan bir kitap. Bu kitap J.D. Salinger’ın yazdığı Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın ta kendisi. Peki Çavdar Tarlasında Çocuklar nasıl bir kitap? İşte karşınızda bu ölümcül kitabın gerçekleri…

1- 2. Dünya Savaşı’nın yazdırdığı bir kitap:

Salinger orduya katıldığında elinde Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın 6 bölümü vardı, 2. Dünya Savaşı ve Normandiya işgali boyunca bu bölümlerle uğraştı. Neyse ki silah arkadaşlarından biri ona yardımcı olacak türdendi: Ernest Hemingway. Salinger, Hemingway’in üslubuna her zaman hayran olmuştu. Savaş sırasında da yazdığı birkaç metni Hemingway’e gösterme fırsatını kaçırmadı. Hemingway, Salinger’ın yazdıklarından etkilenmişti. Kendinden ve eserlerinden bir an bile olsun şüphe duymayan Salinger, hep Hemingway’den bile daha büyük bir yazar olmak istemişti ve olacağından da emindi. Savaş sırasında dostlarına yazdığı mektuplarında, kitabının çok satan bir kitap değil de iyi bir kitap olmasını istediğinin altını çiziyordu çünkü o popülariteden de yapmacıklıktan da hiç hoşlanmıyordu. Savaş resmen Salinger’ı baştan yaratmıştı, ileriki hayatında yazdığı tüm eserlerinde savaşın etkisi görülebiliyordu. Tabii 2. Dünya Savaşı’nın siperlerinde yazılmış bir kitabın bu kadar öldürmekten bahsetmesi şaşılacak bir durum değildi. Yazdığı kısa öykülerin intiharla sonuçlanması da keza öyle.

J.D. Salinger, 2. Dünya Savaşı sırasında asker olarak Çavdar Tarlasında Çocuklar'ı yazarken.

2. Derdi sahtekarlık olan bir kitap:

Kitabın orijinalinde yapmacık ya da sahtekar manasına gelen “phony” kelimesinin kaç kere geçtiğini biliyor musunuz? 3? 5? 10? 20? Bilemediniz. Tamı tamına 35. İşte başkahraman Holden Caulfield’ın nefret ettiği şeylerden biri -ki onlar baya çoklar- sahtekarlıktı. O herkese ahmak gözüyle bakan on yedisinde bir delikanlıydı. Aslında kendisi resmen bir zeka küpü ve naiflik abidesiydi fakat şartlar ona hiç uymamış ve defalarca farklı farklı okullardan atılmıştı. Okullarda çocuklara yapılan zorbalıklara tahammül edemiyordu Holden. Bir gün kaldığı yatılı okuldaki çocuğun zorbalık sebebiyle intihar ettiğini görünce, bir daha hiçbir çocuğun buna maruz kalmayacağına dair kendine söz vermişti. Üstüne üstlük okulların, öğrencileri belirli bir kalıba sokmaya çalıştığını fark etmişti. Yani sahtekarlıktan nefret ettiği kadar okullardan da nefret ediyordu. Yetmezmiş gibi yetişkinlerle de yıldızı hiçbir zaman barışmamıştı.

3. Yazarın kendini anlattığı bir kitap:

Savaştan döndüğünde, topluma aykırı düşmüş bir gencin hikayesi olan Çavdar Tarlasında Çocuklar’ı bitirdi ve işte kendi sesini o zaman buldu. Salinger’ın kitabı 10 yılda yazdığı söylenir ama aslında yazımı 30 yıl süren bir kitaptır bu çünkü Salinger, o zamana kadar yaşadığı her şeyi kitabına katmıştır. Arkadaşları, Holden Caulfield’ın gerçek hayattaki Jerry Salinger olduğundan bir an olsun şüphe duymuyorlardı. Holden onun içinde öyle bir yer edinmişti ki o artık Holden Caulfield’ın ta kendisi olmuştu. Kitap basılmadan önce editörler Holden’ın deli olduğunu söyleyince Salinger kendini Holden’la o kadar özdeşleştirmiş olacak ki lafı kendi üstüne alınmıştı. Editörler kitabın tekrardan yazılmasını teklif etti fakat Salinger bu teklifi direkt olarak reddetti. Savaş meydanı görmüş bir kitabı baştan yazmasına imkan yoktu ve daha da önemlisi Salinger’ın içinde biriken her şeyin dışavurumuydu Çavdar Tarlasında Çocuklar, baştan yazılamazdı.

4- Amacı dışına çıkmış bir kitap:

Salinger kendi bunalımını Holden’a aktarmış, ondan kurtulmuştu ama Holden bu bunalımla yaşamaya devam ediyordu ve kitabı okuyan çoğu okuyucu Holden’ın bunalımını resmen bir sünger gibi emiyordu. Kitapta öldürmekle ilgili çok fazla ifade bulunuyor. Örneğin, Holden; her zaman taktığı kırmızı şapkasına “adam avlama şapkası” ismini vermiş ve onunla “adam avladığını” belirtmişti. Kitapta geçen cümlelerden biriyse şöyle: “Bunu yazanı bulup öldürmek geçti içimden.” İşe bakın ki Holden Caulfield kitap boyu kimsenin kılına bile dokunmamıştı. Fakat, 8 Aralık 1980 tarihinde polis memurlarına bir silah sesi anonsu geçti. Sabah albüm imzalatmak için yanına gittiği John Lennon’ı akşam saatlerinde 5 el ateş ederek öldüren Mark David Chapman, tüm dünyayı şoka uğrattı. Lennon’a kurşun yağdırdıktan sonra cebinden Çavdar Tarlasında Çocuklar’ı çıkarıp sesli bir şekilde okumaya başlayan Chapman, polislere verdiği ifadede de kitabı kullandı. Hatta cezası okunurken o da mahkemeye kitabı okudu. Chapman’a neden yaptığı sorulduğundaysa, John Lennon’ın bir sahtekar (phony) olduğunu söyledi. Kitap referans gösterilerek katledilen isimlerden biri de Rebecca Schaeffer. Daha 21 yaşındaki oyuncu Schaeffer, takipçi sapığı Robert John Bardo tarafından birkaç başarısız girişimin ve sayısız tacizin ardından acımasızca öldürdü. Schaeffer’ı öldürdükten sonra Bardo, bir kanıt olarak değerlendirdiği Çavdar Tarlasında Çocuklar’ı olay mahalline yakın bir yere bıraktı. 35. ABD başkanı John F. Kennedy’e suikast düzenleyen Lee Harvey Oswald’ın kitaplığında kıvrılmış bir şekilde Çavdar Tarlasında Çocuklar bulundu. Bitmedi. John Hinckley Jr., 40. ABD başkanı Ronald Reagan’a suikast girişiminde bulundu. Polis, Hinckley’nin evini aradıktan sonra masasının üzerinde Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın bulunduğunu rapor etti. Salinger’ın biyografisini yazan David Shields bu durumu şöyle özetliyor:

Salinger”ın okurla yarattığı diyalog o kadar yakın ki yanlış anlarsanız Holden’ın kültüre olan hoşgörüsüzlüğünü öldürmek için neden sayarsınız.

Tüm zamanların sisteme karşı gelen en büyük kitaplarından biri olan Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın yazarı J.D. Salinger, Holden’ı yazmanın bir hata olduğunu söylemiştir. Çavdar Tarlasında Çocuklar’dan başka romanı olmayan fakat sayısız hikayesi olan Salinger; 27 Ocak 2010 tarihinde, 91 yaşında aramızdan ayrıldı.