Yüzyıllık Felaketler Tarihi: Hatay Depremleri

Kampüsten Haberler - 13 Mart, 2023 - Okuma Süresi: 5 Dk.

13 Mart, 2023

Yüzyıllık Felaketler Tarihi: Hatay Depremleri

Geçtiğimiz günlerde yaşanan Hatay depreminin üzüntüsüyle birlikte yaralarımızı sarmaya devam ediyoruz. Bununla beraber Antakya'da daha önceki yıllarda yaşanan depremler, kayıpları ve şehrin yeniden inşası hakkında neler biliyoruz?

Tarihte, Hatay merkezli birçok depremin olduğu bilinmektedir. Peki, bu depremlerin büyüklükleri neler? Geçmişten günümüze açılan bu kapıdan bakarak ne görebiliriz? Bu yazımda bunlardan bahsedeceğim.

Devamlı küllerinden yeniden doğan, farklılıklar kenti olarak nitelendirilerek birçok dine ev sahipliği yapan şehrimiz Hatay; tarihte birçok depremle karşılaşmış ve bu depremlere rağmen varlığını sürdürmüştür.

Tarihte ilk kilisenin bir mağara içinde kurulduğu bu şehir, milattan önce 148, 130 ve  69’da da ilk olduğu düşünülen depremlerle sarsılır. Ardından milattan sonra 35’te bir deprem daha yaşar ve peşi sıra milattan sonra 115’te yaşanan 7.6 büyüklüğünde olduğu tahmin edilen bir depremle Antakya harabeye döner.

Roma tarihçisi Cassius Dio, Roma tarihinde bu depremin önemli bir yeri olduğunu söylemiştir. Bir kükremeyi andıran sesle birlikte, o sırada Antakya’da bulunan Roma imparatoru Trajan deprem sırasında pencereden atlayarak kurtulur. Ardından hayatta kalan diğer insanlar gibi onlar da bir hipodroma sığınırlar çünkü artçılar sürekli devam etmektedir. Böylelikle tarihte deprem sırasında ilk kez eşitlik kavramı dile gelir, çünkü köleler ve asiler bir arada bulunmuşlardır.

Ardından yıkılan yapıların yerine yeniler inşa edilip hasar gören yapılar iyileştirilerek şehir yeniden kurulur. İpek ve baharat yollarının geçtiği bu önemli şehir, yavaş yavaş ayağa kaldırılmaya çalışılır.

O sırada kentte festivaller dolayısıyla birçok ziyaretçinin de bulunduğu imparator I. Justin döneminde, milattan sonra 526’da 7 yahut 7’nin üstünde bir depremle şehir tekrar sarsılır ve büyük bir yangın çıkar. 400 yıl arayla depremlerle sarsılan şehir; tıpkı bugün olduğu gibi yağma, hırsızlık, fırsatçılık gibi problemlerle uğraşarak adeta kül olur.

İmparator I. Justin’in eşi Theodora, neredeyse tamamen yok olan şehrin yeniden inşası için oldukça çabalar. İmparatorun kendisi temizlik için tuvalet, hamam gibi yapılar inşa ederken eşinin de bir kilise inşa ettirdiği söylenir. Öyle ki Hristiyanlık dini, Kudüs’ten sonra ilk kez Antakya’da yayılmıştır.

Hatta Ioannis Malalas adındaki Bizans tarihçisinin, “Civardan ve bölgeden elleri silahlı insanlar Antakya’ya üşüşüp tüm zenginlikleri, altınları talan etmişler, millet birbirini doğramış…” şeklinde yazılar kaleme aldığı bilinmektedir.

Yüzyıllık Felaketler Tarihi: Hatay Depremleri

Yaklaşık 250 bin kişilik can kaybının yaşandığı 526 depreminden sonra yavaş yavaş yargılamalarla yağmacılar, hırsızlar ve türevleri cezalandırılmaya başlanır.

Durmak bilmeyen depremler iki yıl sonra tekrar nükseder. Antakya tarihinin en şiddetli depremi sayılan 528 depreminde tamiri yapılan birçok yapı yıkılır. Samandağı’nı da etkileyen bu depremden sonra halk, daha çok dağlarda ve çadırlarda kalmaya yönelir.

Son iki depremle insanlar, bu faciaları tanrıdan gelen bir gazap olarak nitelendirerek şehre “Tanrının şehri (Tehoupolis)” adını verirler.

Maalesef Antakya depremleri bununla sınırlı kalmayarak 551, 557, 577, 588 yıllarında da devam eder. 588’de, yaklaşık 60 bin kişinin hayatını kaybettiği bilinmektedir. 713’te meydana gelen deprem ise Halep’e kadar etki eder.

848’de meydana gelen bir diğer depremle Antakya yeniden harap olarak 20 bin kişilik bir can kaybı yaşar ve Mısır ile Irak da etkilenir. 860 depremi ile beraber surlar ve kaleler dâhil olmak üzere birçok yapı yerle bir olur. Bu depremde Asi Nehri’nin yatağının da değiştiği söylenmektedir.

956, 971, 977, 1053, 1074, 1075, 1082, 1091, 1114, 1170, 1387, 1403, 1404, 1405, 1407, 1408, 1726, 1738, 1759, 1760’da gerçekleşen birçok deprem ve büyük olarak nitelendirilip “Amik Ovası Depremi” olarak bilinen 1872 depremi ile beraber Antakya’nın geçmişinin bir hayli tozlu olduğunu fark ediyoruz.

Yüzyıllık Felaketler Tarihi: Hatay Depremleri

Günümüzde de Hatay’ın değişmeyen kaderine binaen National Geographic dergisi editörü Rick Gore’un bu konuda söyledikleri dikkat çekicidir:

“Antik kentin bulunduğu yerdeki modern Antakya hâlâ sık sık depremlerin kurbanı olmakta. Öyle ki Antakya'nın üçte biri 1872 yılında yerle bir oldu. Jeologlar kentin, biri Ölü Deniz'i kesen olmak üzere üç büyük fayın kesiştiği noktada yer aldığını biliyor. Peki, insanlar neden burada yeni evler inşa etmeye devam ediyor?" 

Umarız Hatay, bu kaderle varlığını sürdürmeye devam etmez ve yaralar bir an önce sarılır.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.