Z Kuşağında Sosyal Kobaylık ve Alışveriş
Alışveriş - 21 Haziran, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.
21 Haziran, 2021
Dünyada yer edinmeye çalışan biz Z kuşağının doğan ilk bireyleri kendimizi geliştirme adına onlarca sorun ve sorumlulukla karşı karşıyayız. En az iki yabancı dil öğrenip, yazılım öğrenmeye çalışıyoruz. Hepimizin sorumlulukları her gün kafamızın içinde dönüyor, sorumluluklarımızın farkındayız. Farkında olmadığımız en kolektif sorunumuz ise ' Sosyal Kobaylık ' şimdi gelin ne demek istediğimizi birlikte açalım.
Sosyal Kobaylık Ve Alışveriş
Geçtiğimiz kasım ayında kara cuma ve benzeri indirimlerin bilinçaltına etki edecek şekilde yüksek reklam gösterim değerleriyle ciddi bir alışveriş tufanı yaratıldığını biliyoruz. Peki bunu gören instagram yetkilileri ne yaptı? Uygulamanın ara yüzünde bir değişiklik sağlayarak kobaylık refleksi olarak sık sık dokunduğumuz bildirim sekmesini mağaza sekmesi ile yer değiştirmeyi denedi, mağaza bölümünde bizi orada tutmayı sağlayacak yeni güncellemeler yaparak denemeye devam ediyor. İnstagram şu ana kadar mağaza sekmesinde beklenen satış başarısı gösteremedi, ama sağladığı bir başarı var. Bizleri uygulamada tutma süreleri genişledi. bir başka örneği ise twitter fleets geliştirmesi ile başardı. Bu bahsettiğimiz geliştirmeler denenirken bizlerin nasıl ve neden kobay olduğumuzu kendimize sormamız gereken ciddi bir soru olduğunu düşünüyorum.
Yine geçtiğimiz günlerde bir sosyal medya fenomeni paylaştığı fotoğraftaki kazağın beğenilmesi üzerine kazağın satış fiyatı %125 oranında artmıştı. Birçok giyim firmaları yeni koleksiyonlarını öncelikle sosyal medyada etkin kullanıcıların üzerinde test edip alacağı like oranına endeksli koleksiyonlarını oluşturduklarını biliyoruz. Bu durumun bir koleksiyon üreticisinin işini kolaylaştırmakla beraber yaratıcılığına bıçak vursa da bu durumdan kimsenin şikayetçi olduğunu söyleyemeyiz. Görmediğimiz nokta ise bizler bu ürünlerin değerlendirilmesinde kobay olarak kullanıldığımız, beğendiğimiz ürünün fiyatını yükselttiğimiz. Bunlar bizlere çarpıcı gelmiyor farkındayım, fakat kendimizi geliştirmede bilinçaltımıza bıraktığı ağırlık, akademik ve kişisel gelişimimizin her noktasında karşımıza engel olarak çıkıyor.
Similarwerb'in üniversite öğrencileri üzerinde yaptığı araştırmaya göre; üç üniversite öğrencisi ortalama 28 dakika özel konular konuştuktan sonra sosyal medya üzerinden konuşmalarını devam ettiriyor. Pandemiden önce dışarıya çıktığınız birkaç arkadaş kahve içtiğiniz bir güne gidin, belirli bir süre sonra sosyal medya da gördüğümüz komik videolardan, durum esprilerinden bahsetmeye başlıyoruz. Hatta kobaylığımız öyle bir hal aldı ki, güldüğümüz şeyler sosyal medyada trend olmuş kobaylarımız tarafından kabul görmüş mizahlar oluyor. Etkin bir sosyal medya kullanıcısı olmayan biri sadece ne olduğunu anlamaya çalışıyor.
Biz Z kuşağının başında doğmuş olup, en azından sosyal medyayla gözünü açmayan nesil olarak bu durumu düzeltebileceğimize inanıyorum. Binlerce kobayın like atarak öne çıkardığı şeylerle ufkumuzu daraltmak yerine, ufkumuzu açmayı öneriyorum sosyal medyayı bırakmak olmasa da artık kobaylığı bırakmayı öneriyorum. Ufku açma konusu için bambaşka bir kompozisyon gerekecektir fakat emin olduğumuz bir şey var ise o da kobaylığı bırakarak sağlam ve kalıcı bir adım atmamız gerektiğidir.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.