Kral Nemrut'a Kadar Uzana Bir Lezzet: Çiğ Köfte - Case101

Çiğ köftenin çok eski bir tarihi olduğunu hepimiz bir yerlerden duymuştur. Bir çok farklı teori vardır çiğ köftenin ortaya çıkış hikayesi hakkında. Bu hikayelerden en popüler olanı Komagene kralı Nemrut'a kadar uzanıyor. Bu yazımda çiğ köftenin ilk ortaya çıkış tarihine bir yolculuk yapacağız.

Günümüzden 4000 yıl önce günümüz Urfa topraklarında Komagene krallığı hüküm sürermiş. Bu krallığın halkı çok tanrılı bir inanca sahipmiş ve putlara taparlarmış. Böyle bir dönemde Hz. İbrahim de peygamber olarak bu putları kırarak insanları kendi inandığı tek tanrılı dine davet eder. Hz. İbrahim bu olaylardan sonra kral Nemrut'u çok öfkelendirmiş. Bu gerekçe ile kral Nemrut Hz. İbrahim'i cezalandırmayı düşünür. Kral Nemrut, Hz. İbrahim’i mancınığa yerleştirerek dev bir ateşe atmaya karar verir. O dönemde kazan dairesi gibi yerler olmadığı için ve kömür de bulunmadığı için ateş yakmak için yörede bulunan bütün odunlar kral Nemrut'un emri ile toplatılır. Üstüne üstlük kral Nemrut, evlerde ateş yakmayı bile yasaklar. İnsanlar yemeklerini nasıl pişireceklerini düşünüp durur. Böyle bir zamanda bir avcı olanlardan habersiz avladığı ceylanı eve getirerek etin pişirilmesini ister. Eşi de odun olmadığı için yakalayacaklarını ve sonrasında durumu anlatır. Çevrede toplanabilecek tek bir odun dahi yoktur. Odun olsa bile evlerde ateş yakmak yasaklandığı için ateş yakmak her türlü imkânsız hale gelmiştir. Avcı, ailesinin aç kalmaması için bir çare aramaya başlar. Avladığı ceylanın etinden yağsız bir parça alarak bu eti taş ile ezmeye başlar. Ezilmiş eti bulgur, biber ve tuzla karıştırarak yoğurur. Böylece yıllardan beri süregelen o eşsiz lezzet “çiğköfte” meydana gelir.

   Bir başka rivayete göre ise de o dönemde kesilen hayvanlar Hz. İbrahim’in emrettiği üzere tuzlayıp kuruttular. Kuruyan etler taş ya da benzeri bir alet ile döverek sinir ve yağlarından ayrıştırdılar. Hz. İbrahim’in tavsiyesi üzerine bu ayrışan eti bulgur ve beş farklı baharat ile yoğurarak çiğ köfteyi yapmışlardır.

   Çiğköfte günümüzde çok sevilen geleneksel yiyecekler arasındadır. Acılı olsun acısız olsun yediden yetmişe, doğudan batıya her insana hitap edebilecek bir lezzettir çiğköfte. Çiğköftenin bu kadar popüler olmasının nedenlerinden biri de uygun fiyatlı olmasıdır. Kimisine göre çiğköfte Urfa’ya aittir, kimisine göre Adıyaman’a, kimisine göre Antep’e, kimisine göre Adana’ya derken bu tartışma bitmek bilmeksizin yıllardır devam ediyor. Fakat etli çiğköfte Şanlıurfa ilimize tescil edilirken, etsiz çiğköfte ise Adıyaman ilimize tescil edilmiştir. Çiğköfte ülkemizin milli lezzetleri arasında değerini korumaya günümüzde de devam ediyor.