Yüz Eşitliği Nedir?

Toplumumuz içinde belki bilmediğimiz, belki fark etmediğimiz insanlar var. Yüz bölgesinde görünür farklılıkları olan bireylerden bahsediyorum. Onlar için hayata geçmeye hazır planların, toplumda yaygınlaşması istenen davranış ve düşüncelerin bir araya geldiği bir kavram: Yüz Eşitliği. Eşit şans ve eşit haklara sahip olabilmek, sosyal hayatta zorlanmadan yer almak ve herkes gibi yaşamak yüz bölgesinde görünür farklılığı olan bireyler için bir hayal mi?

YÜZ EŞİTLİĞİ NEDİR?

Yüz eşitliği kavramı, yüz bölgesinde görünür farklılığı olan bireylerin, toplumdaki herkes gibi eşit şans ve eşit haklara sahip olması gerektiğini ve bireylerin dış görünüşlerine bakılmaksızın aynı değer ve saygıyı hak ettiklerini açıklar. Yüz Eşitliği savunucuları da bu bireylerin toplumda farklılıklarıyla kabul görmesini, toplumun farkındalık seviyesinin bu yönde artmasını amaç edinir.

Yüz bölgesinde görünür farklılık kavramı; insanların doğuştan gelen veya doğumdan sonra karşılaştıkları kaza, yaralanma gibi nedenlerle oluşmuş gözle görülen değişiklikler olarak tanımlanır. Bu yaralanma ve hastalıkların bazıları beraberinde bir takım sağlık sorunları getirirken bazıları ise sadece görünüşte değişikliklere sebep olmakla kalır. Tam bu noktada yüz bölgesinde görünür farklılığı olan bireylere daha rahat bir yaşam sunmak, toplumdaki önyargıları ve ayrımcılıkları yıkmak adına dünya genelinde birçok dernek, vakıf kurulmuş ve bu kuruluşlar yaptıkları çalışmalarla da bireylerin hayatlarını kolaylaştırmayı amaç edinmişlerdir. Bu derneklerin ülkemizdeki temsilcisi olan “Yüzümle Mutluyum Derneği”, tüm Türkiye’de ve dünyada Yüz Eşitliği kavramını savunmayı ve yaymayı hedefleyerek yola çıkmıştır. Dünya çapında faaliyet gösteren “Face Equality International” ise uluslararası alanda, ilgili bütün derneklerin birleştiği ve tek ses olduğu bir ağ olarak, farkındalık çalışmalarında global bir amaç edinmiştir. İngiltere’de kurulan “Changing Faces” ise bu alanda kurulan en önemli oluşumlardan biridir.

Yüz Eşitliğini ihtiyaç haline getiren 5 sebep:

1-Zorbalık ve Taciz

Changing Faces derneğinin 2017’de İngiltere’de yaptığı çalışmayla açıkladığı rapora göre, yüz bölgesinde görünür farklılık olan kişilerin yüzde 80’i tanımadıkları insanların rahatsız edici bakış ve yorumlarına maruz kalıyor. Okullarda ise bu oran yüzde 45.

2-Eğitim ve İstihdam

Okullara ve iş hayatlarına uyum sağlamakta zorlanan bireyler, farklı göründüklerinin onlara fazlasıyla hissettirildiğinden ve ayrımcılığa maruz kaldıklarından dolayı yaptıkları işlere odaklanmakta zorluk yaşadıklarını ve bunun performansları üzerinde olumsuz etki yarattığını düşünüyor.

3-Tek Tipleştirme ve Medya Algısı

Dizilerde, filmlerde, reklamlarda ve birçok görsel alanda yer alan tek tipleştirme sadece yüzünde görünür farklılığı olan bireyler için değil tüm toplum için bir tehlike oluşturmakta. Filmlerde yer alan kötü karakterlerin yüz bölgelerinde görünen farklılıklar, yaralar ise bu anlayışın en büyük kanıtıdır. Farkında olmadan gerçekleştirilen bu ayrımcılık insanlarda yetersizlik, memnuniyetsizlik gibi duygular oluşturarak kişinin hayatını bir anlamda zorlaştırmaktadır. Güzellik algısının yıkmak, tek tipleşmenin önüne geçmek, zor olsa da ortadan kaldırmak ve yargılardan kurtulmak imkânsız değil.

4-Yalnızlık ve Uzaklaşma

Toplumda oluşmuş önyargılar ve tabular, yüzünde görünür farklılığı olan bireylerin toplumdan uzak, sıkıntılı bir hayat sürmesine neden olmaktadır. Gelecekleri hakkında endişelenen, sosyal hayatta yer bulamayacakları gibi fikirlere kapılan kişiler, arkadaşlık kurmakta da zorluk yaşayarak kendilerini toplumdan uzak konumlandırarak, içlerine kapanık bir hayat sürmeyi tercih etmektedir.

5-Özgüven ve Sevgi

Yüz Eşitliği bütün amaçlarının neticesinde yüzünde görünür farklılığı olan bireylerin özgüven kazanmasını ve kendilerindeki dış görünüşten uzak gerçek güzelliği görerek sevmelerini hedefler. Bireyin kendine güveni ve sevgisi, toplum içinde daha rahat yer bulmasını sağlarken, ayrımcılık ve önyargı gibi olumsuz davranışların da önüne geçecektir.

Yüzümle Mutluyum Derneği’nin verilerine göre Türkiye’de 720 bine yakın kişi doğuştan veya sonradan yüzünde görünür farklılıklara sahiptir. Ötekileştirme, dışlanma, rahatsız edici bakışlar birçoğunun en rahatsız olduğu ve hayatını zorlaştıran davranışlardan sadece birkaçı. Hayatın hemen her alanında ayrımcılığa maruz kalmalarının önüne geçmek, sosyal hayata ek olarak iş hayatında da yer almalarını sağlamak adına birçok girişim planlanmakta, fakat ne yazık ki pek azı hayata geçerek, gerçek amacına ulaşmaktadır. Bu çabalardan biri olan fotoğrafsız özgeçmiş kampanyası ise ilk basamaklardan biri. Yüz Eşitliği kavramını belki de en iyi anlatacak ve yaygınlaşmasını sağlayacak olan bu kampanya, iş verenlerin dış görünüşe önem vermeden bir seçim yaparak, eşit hak ve şans tanıması yüzünde görünür farklılığı olan bireylerin iş hayatına daha kolay girmesi ve yer edinmesi için çok büyük bir adım olacak ve Yüz Eşitliği kavramı, önyargı zincirlerini kıracak ve toplumdaki tüm bireylere daha rahat bir yaşam sağlayacaktır.