Kirpi İkilemi Nedir?

Kirpi ikilemini duydunuz mu, duymasanız da bu ikilemi yaşadığınız herhangi bir an olduğunu söyleyebilirim. Peki nedir bu kirpi ikilemi? Gelin beraber öğrenelim!

Kirpi ikilemi, insan ilişkilerindeki yakınlığın zorluklarını ortaya koyan bir metafordur. Bu metafora, Alman filozof Arthur Schopenhauer’in 1851’de yayınlanan Kısa Felsefi Denemeler eserinin 396. bölümünde rastlarız. Schopenhauer, eserinin bölümünde ikilemden şu şekilde bahseder: Soğuk bir kış günü birkaç kirpi, donmalarını önlemek için karşılıklı sıcaklıkları aracılığıyla oldukça sıkı bir şekilde birbirine sokuldu. Ama kısa bir süre sonra dikenlerinin birbirleri üzerindeki etkisini hissettiler ve bu onları birbirlerinden uzaklaştırdı. Şimdi ısınma ihtiyacı onları bir kez daha bir araya getirdiğinde, birbirleri için en uygun mesafeyi bulana kadar tekrarlandı. 

Özellikle insan ilişkilerinde yakınlık kurmak istesek de bazen uzak olmak daha iyi bir tercih olabiliyor. Aslında burada tamamen uzaklaşmak değil de belirli bir mesafenin ilişkiye iyi geleceğini belirtmek isterim. İnsan ilişkilerinde hayat şartları bazen bizi birbirimize yakın olmaya itse de aynı sebepler uzaklaştırabilir de. Yakın olduğumuz kadar uzağız ve bu uzaklığın oluşturduğu mesafeyi duygusal yönlerimiz bazen etkisiz hale getirebiliyor. Çünkü Platon'un da dediği gibi "İnsan, toplumsal bir hayvandır." Bu yüzden biz ilişkiye ihtiyaç duyarız ve ilişkiler de duygusallığı beraberinde getirir. Mesafeyi yıkan sebep de tam olarak burada karşımıza çıkar. Biz her ne kadar doğru olanın uzaklık olduğunu bilsek de yakınlık için çabamız olduğu gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Çünkü duygusal yönlerimiz yakınlık için bir çaba oluşturur. Biz de o çabanın peşinden hiç düşünmeden gideriz, ta ki dikenleri hissedene kadar. Peki bu çaba isteyerek mi yapılır yoksa içimizde doğuştan gelen, aynı göz kırpmak gibi farkında olmadan yaptıklarımıza mı girer? Bana göre varoluşun temelinde bu çaba vardır. Fakat kimisinde en derinlerde saklı çıkarılmayı bekler, kimisinde ise zaten kullanılmaya hazırdır. Size tavsiyem, size iyi gelecek olan mesafeyi yaratabilme gücüne sahip olduğunuzu unutmamanızdır. Yani doğuştan gelen çabayı altüst edecek gücünüz olduğunu ve hep aklınızın bir köşesinde hatırlanmayı değil hiç unutulmamayı hak ettiğini bilmelisiniz. Ve böylece gereken mesafeyi oluşturabilirsiniz. Gerekli mesafeyi oluşturduğunuz zamanda, başka bir yazıda görüşmek dileğiyle. Okuduğunuz için teşekkürler!