Psikolojinin Babası: Freud
Kültür ve Sanat - 27 Eylül, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.
27 Eylül, 2021
Psikoloji biliminin zaman tünelinde ele alacağım ilk isim Sigmund Freud. Bu yazımda Sigmund Freud'un ruh bilimindeki yerini, katkılarını ve neden “psikolojinin babası” unvanına sahip olduğuna değindim. Detaylar yazımda!
Duygu, düşünce ve bilincin zihinsel sürecini anlamlandırma ve canlandırmada başvurulan bilim dalı psikoloji ya da ruh bilimidir. Ruh bilimi, 19. yüzyılda felsefeden ayrılmış ve pek çok öncü isim ile günümüz psikoterapi tekniklerinin temelleri atılmıştır. Bu isimlerden Sigmund Freud, film ve kitaplara konu olmuş; üstelik “Psikolojinin Babası” unvanına da layık görülmüştür. Peki bu unvan ile anılmasının ve psikoloji denilince akıllara gelen ilk isimlerden olmasının sebebi nedir?
Freud, cinsel ve şiddet içerikli duyguların bastırıldığını ve histerik problemlerin bu bastırmalardan kaynaklı olduğunu savunmuştur. “Serbest çağrışım” tekniğini kullanarak bilinçaltındaki düşüncelerin sözlü ifadesi ile danışanlarını tedavi etmiştir. Bu teknikte danışanlarının anıları nedenleriyle hissettikleri üzüntü ve pişmanlık duygularını dile getirdiklerinde veya başka bir deyişle şiddet ve cinsellik eğilimlerini doyurduklarında bu hislerden kaçınmalarını sağlardı. Ancak dönemin şartları ve sıklıkla danışmanlık yaptığı zengin ailelerin çocukları nedeniyle kendisini sansürlemiştir. Özellikle zengin ailelerin kız çocuklarının aile içinde yaşadıkları cinsel travmaların çevrelerce duyulması ve eleştirilerin hedefi olması sebebiyle Oedipus kompleksini geliştirmiştir. Ayrıca bu sansürlemenin ardından literatüre kazandırdığı ID, ego ve süperego kavramları ile günümüz psikoterapi ekollerinin öncülüğünü yapmıştır. Geliştirdiği tüm kavram ve fikirlerini psikanaliz kuramı çatısı altında buluşturmuş, günümüzde dahi kıymetini koruyan bir teknik geliştirmiştir.
Keşfedilmemiş bir alan olan zihin hakkında ilk ve kuşkusuz en önemli fikirleri ortaya atan Freud; bir bilimin çalışma alanını genişlettiği ve kendisinden sonra gelen isimlere temel oluşturduğu için psikolojinin babası olarak anılır. Ancak fikirleri bütünüyle benimsenmemiş, farklı farklı yorumlanmıştır. Pekala bu yorumlamalar dönem şartları ve psikolojinin gelişmesiyle birlikte değişikliklere uğramıştır. Örneğin; kadınlar hakkındaki cinsiyetçi fikirleri: Freud’a göre kadınların her biri erkek olmak isteyen ikinci sınıf insanlardır. Yetişkinlik döneminde yaşanan bir sorunun travmaya yol açamayacağını yani kişilerin tüm psikolojik sorunlarının çocukluk dönemindeki deneyim, duygu ve düşüncelerine bağlı olduğu fikri gibi sıklıkla eleştirilen görüşleri vardır. Tüm bu eleştirilere rağmen ruh bilimine katkıları yadsınamaz zira günümüzde kullanılan psikoterapi tekniklerinin hemen hemen hepsi Freud’un fikirlerinden beslenmiştir.
Sigmund Freud, hayatı ve fikirleriyle yaratıcı figür olan baba kavramını psikoloji alanındaki önemli rolü nedeniyle hak etmiştir. Ancak ardından gelen ve fikirlerini geliştiren hatta tamamıyla yeni bir argüman sunan bilim insanlarının da önemi elbette büyüktür. Gelecek yazılarımda ruh biliminin gelişimine katkı sağlamış bu isimlerden bahsedeceğim.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.