Özel Eğitimi Anlatan Birbirinden Etkileyici 10 Film

Özel eğitime gereksinim duyan bireyler aslında kimlerdir? Bir birey gerçekten engellere sahip midir yoksa bu engelleri onlara biz mi oluştururuz? Bu gibi sorulara yanıt olacak ve onları daha iyi anlamanızı sağlayacak olan etkileyici bazı filmleri sizler için derledim. İyi okumalar!

Özel eğitim hepimizin az çok bildiği kadarıyla çoğunluktan farklı ve özel ihtiyaçları olan bireyler için sunulan, gereksinimlere yönelik eğitim-öğretim olarak açıklanabilir. Bu süreçleri daha iyi tanıyabilmek ve anlayabilmek için izleyebileceğimiz birbirinden güzel filmlere kısaca birlikte göz atalım!

Yerdeki Yıldızlar (2007)Hindistan yapımı olan ve neredeyse herkesin sevdiği bu filmi izlemeyenimiz kaldı mı? Başrollerde Aamir Khan ve Darsheel Safari olduğunu söylemeden geçemeyiz.

Disleksi problemi yaşayan sekiz yaşında bir çocuk olan Ishaan, bu problemi yüzünden sayıları ve harfleri tam olarak algılayamamaktadır. Harfler onun için sanki dans ediyordur. Aslında geniş bir hayal dünyası olan ve güzel bir vicdana sahip olan bu çocuk, gereksinimine erken tanı konmaması sebebiyle sıkıntılar çekmektedir. Ailesi ve okulundaki herkes, onun tembel bir çocuk olduğunu düşünür. Oysa Ishaan'da yalnızca disleksi, yani okuma güçlüğü vardır.

Verildiği yatılı okulda ona herkesten daha sıcak ve anlayışlı yaklaşan bir resim öğretmeni, hem kendi hayatında hem de Ishaan’ın hayatında muhteşem değişimlere sebep olacaktır.

Benim Dünyam (2013)

Başrollerinde Uğur Yücel ve Beren Saat'in bulunduğu film, Hint yapımı bol ödüllü Black (2005) filminden uyarlanmış. 

Filmimize konu olan karakterimiz Ela, iki yaşındayken geçirdiği hastalık yüzünden hem görme hem de duyma yetisini kaybeder. Bu yüzden de çevresiyle bir hayli uyumsuz olan Ela, Mahir Hoca ile tanışana dek bu sorunu yaşamaya devam edecektir.

Yağmur Adam (1989)

Çoğumuz muhtemelen bu filme dek "otizm" kavramına yabancıydık. Muhteşem ikili Dustin Hoffman ve Tom Cruise'un, birbiriyle tamamen zıt karakterde iki kardeşi canlandırdığı "Yağmur Adam'' artık bir klasik olarak kabul edilmekte.

Filmde, Los Angeles’ta maddiyata yönelik bir hayat süren Charlie ile bir hastalığa sahip olan Raymond'un dramatik ama aynı zamanda komik olan serüvenlerine şahitlik ediyoruz. Charlie, yıllardır uzak kaldığı babasının ölümü üzerine 3 milyon dolarlık mirastan yararlanacağını düşünerek hayaller kurmaktadır. Fakat kendisine sadece 1949 model bir Buick bırakan baba, servetinin tamamını Charlie’nin daha önce varlığını bile bilmediği ağabeyi Raymond’a bırakmıştır. Asıl nokta Raymond’un bakıma muhtaç, otizmli bir dahi olmasıdır. Parayı oldukça seven Charlie, mirastan vazgeçmek niyetinde değildir. Bunun için Raymond’u kaldığı klinikten kaçırır ve beraber bir yolculuğa çıkarlar. Yolda oldukları sürede Charlie, hem Raymond'un problemleriyle öfkelenir hem de dehası karşısında hayret eder. Herkesin sevdiği bu filme bir şans vermelisiniz.

Forrest Gump  (1994)

Zihinsel yetersizliğe sahip olan Forrest Gump’ın hayat hikâyesini izlediğimiz bu filmde ana karakter Forrest, tamamen tesadüfi olarak çeşitli ünlü isimlerle (Elvis Presley, Nixon) tanışmıştır ve tarihi olaylara (Vietnam Savaşı) şahit olmuştur. Birbirinden farklı olaylara tanıklık ederken samimiyetinden bir şey kaybetmeyen ve  duruşu aynı olan bu karakteri çok seveceksiniz.

Cennetin Rengi (1999)

Sırada dokunaklı bir hikaye var. Bu dokunaklı ve çarpıcı yapıt İran'da yetişen en önemli yönetmenlerden biri olan Majid Majidi imzalıdır.

Kör bir çocuk olan Mohammed için, yaz tatili geldiğinde Tahran'daki okulundan ayrılıp tatile gitme zamanı gelmiştir. Sabırsızlıkla babasını bekler, böylece birlikte evlerine dönebileceklerdir. Ancak babası, Mohammed'in kör olması nedeniyle oğlundan utanmaktadır ve bu nedenle de okula beklendiğinden daha geç varır. Müdürden, oğlunu yaz boyunca bu okulda tutmalarını istese de başarılı olamaz ve oğlunu alıp eve dönmek zorunda kalır.
Bu dokunaklı ve çarpıcı yapıt İran'da yetişen en önemli yönetmenlerden biri olan Majid Majidi imzalıdır.

Benim Adım Sam (2002)

Sam Dawson, beyninde bir gelişme problemi olduğundan ötürü yedi yaşındaki bir çocuğun zekâsına sahip olan, karısı tarafından terk edilmiş, kızıyla birlikte yaşayan bir babadır. Tüm zihinsel yetersizliklerine rağmen bir sosyal çevresi ve mutlu bir ailesi olan Dawson'ın asıl sorunları, kızı yedi yaşına geldiğinde başlar.

Başta Oscar olmak üzere çeşitli törenlerde ödüle aday gösterilen filmin başrollerinde, ünlü oyuncular Sean Penn ve Michelle Pfeiffer bulunuyor.

Mozart ve Balina (2006)

Gerçek bir yaşam öyküsünden uyarlanan bu film, otizmli iki insanın aşkını konu almakta. Asperger Sendromlu Donald, bir taksi şoförüdür. Kuşları çok seven Donald’ın ayrıca sayılarla ilgili insanüstü bir yeteneği vardır. Donald, kendisi gibi Asperger Sendromlu hastalarla toplandıkları bir gün Isabelle’le tanışır. Artık Donald ve Isabelle için hayat bambaşka olacaktır.

Ben X (2008)

Flamanca'da "Ben X"in manası, "Ben bir hiçim." anlamına gelmektedir. Filmde, otizmli Ben'in uyum problemleri ele alınmakta. Bir internet oyununda Ben'in yarattığı kişiliğin, karizmatik ve güçlü bir karakter olduğu görülür. Ancak gerçekte durum böyle değildir. Ben, dış dünyada gerçekten dışlanan, sürekli kaybeden bir karakterdir. Oyundaki kişiliği hayatında da yaşamayı hayal eden karakterimiz, bahsi geçen oyunda tanıştığı Scarlite adındaki kızla tanışınca işler değişecektir.

Başka Tanrının Çocukları (1986)

Başka Tanrının Çocukları, neredeyse tamamen gerçek olaylara dayalıdır. Kısmen dram ve diğer yarısında da romantizmi gördüğümüz filmde ana karakter James Leeds'tir. James bir konuşma öğretmeni olarak duyma problemine sahip öğrencilerine yardım etmeyi hedeflemektedir ve onlar için çeşitli teknikler uygulamaktadır. Fakat James, okulun sağır temizlikçisi Sarah ile hiçbir şekilde ilerleme kaydedemez. Bu ikna sürecinde olaylar başka bir hal alacaktır.

Bu filmin Marlee Matlin'in "En Genç Akademi Ödüllü Sanatçı" unvanı aldığı ilk filmi olduğunu söylemek gerek. Yönetmen Randa Haines ise bu filmle Akademi ve Altın Küre ödülleri kazanmış.

Temple Grandin (2010)

Mick jackon’ın yönetmenliğini yaptığı ve Claire Danes’in Grandin olarak rol aldığı film, otizmli bir bilim insanı olan Temple Grandin’in gerçek hayat hikâyesini konu edinmekte. Çocukluğunu terapiyle geçirmiş olan Temple, fen bilgisi öğretmeninden ilham alarak bilimle uğraşmaya karar verir ve psikolojide oldukça ilerler. Öte yandan teyzesinin sığır çiftlikleri ve kesim işleri için daha insani uygulamalara yol açan Grandin, başarılı işlere imza atarak otizmin bir engel olmadığını göstermiştir. Film, Altın Küre ve Emmy Ödülü sahibidir.

Tüm bu hikayeler ve filmlerden sonra özel eğitimin aslında tüm dünya için önemli olduğunu az çok anlıyoruz. Engeller, başkalarını anlamadığımız sürece var olmaya devam edecek.