Mona Lisa Tablosu Neden Bu Kadar Ünlü?

Leonardo Da Vinci'nin dünyaca tanınmış olan eseri Mona Lisa'nın neden bu kadar ünlü olduğu hakkında bir fikriniz var mı? Bu ünlenmenin nedenine şaşıracağınıza eminim. İyi okumalar!

Yapıldığı dönemde çok da ünlü olmayan ancak günümüzde değeri 119 milyon 900 bin dolar fiyatındaki ünlenmiş, bakıldığında acaba gülüyor mu yoksa üzgün mü olduğu anlaşılamayan ve bunun üzerinde ciddi araştırmalar yapılan o tablo; Mona Lisa. Evet, gerçekten de yapıldığı dönemde hiç de değerli değildi ve hala daha tablodaki kadının gülümseyip gülümsemediğinin sırrı çözülemedi. Şunu söylememiz gerekir ki Mona Lisa'yı ünlü yapan şey, ne taşıdığı sırdı ne de Da Vinci tarafından yapılmış olmasıydı. Mona Lisa'nın ünlü olmasının sebebi; sergilendiği müzeden çalınarak 24 saat boyunca fark edilmemiş olmasıydı. Evet, çalındığında 24 saat boyunca fark edilmedi. Çalındığının fark edilmesinin ardından aslında o zamanlar çok da ünlü olmayan bu eser, televizyonda yapılan haberlerde çok abartılmasından dolayı olacak ki bir anda ünlendi. Çalınışından 2 yıl sonra bulunan eser, çalındığı yer olan Louvre Müzesi'ne geri getirildi ve ertesi gün bu eseri görmeye tam tamına 100 bin kişi geldi. 

Mona Lisa Tablosu Nasıl Çalındı?

Takvim yaprakları 21 Ağustos 1911 Pazartesi gününü gösterirken Louvre Müzesi ziyaretçilere kapalıydı ancak ufak tefek tadilat işleri olduğundan içeride ustalar çalışmaktaydı. Mona Lisa tablosu o gün duvardaki yerinde değildi. Pazartesi günleri eserler fotoğraflanmak üzere stüdyoya götürüldüğünden boş kalan duvar, görevlilerin dikkatini çekmedi. Ta ki bir ressam gelip Mona Lisa tablosunun kopyasını çizmek isteyene kadar. Aradan 24 saat geçmesine rağmen hiçbir görevlinin dikkatini çekmeyen bu tablonun kaybolduğu bu şekilde anlaşıldı. 

Fransız polislerine ve dedektiflerine haber verilerek tüm müze kontrol edildi. Kontrollerin ardından küçük bir dolapta yalnızca demir çerçevelikler bulundu. Bunun üzerine Da Vinci'nin Mona Lisa'sının çalınmış olduğu kesinleşti. Halbuki birkaç ay önce müze, eserlerin güvenlikleri açısından her birinin cam içine konulması kararını vermişti. Peki nasıl çalınmıştı? 

Haberlere çıkan manşetler sayesinde duvarda asılıyken kimsenin umrunda olmayan o eser, boş duvarı izlemeye gelenlerin kuyruklarıyla doluydu. Ortada birçok kopyası bulunan Mona Lisa'nın bulunması çok uzun sürmüştü. Hatta, artık kaybı unutulmaya başlandı derken Louvre Müzesi'ne Alfredo Geri adındaki bir antikacıdan mektup geldi. Gelen mektupta kendisine ''Leonardo'' lakaplı birinden mektup geldiğini, Mona Lisa'nın onda olduğunu ve İtalya'ya vermek istediğini belirten mektup aldığını yazmıştı. Müze müdürüyle görüşüp anlaştıktan sonra Alfredo, ''Leonardo'' isimli kişinin mektubuna cevap verir ve tabloyu kendisine getirmesini ister.  ''Leonardo''  anlaştıkları bir günde Alfredo'nun dükkanına gelir ve tabloyu çalanın kendisi olduğunu ve eserin kesinlikle orijinal olduğunu söyler. İkisi beraber eserin orijinalliğini doğrulatmak üzere giderken polisler tarafından durdurularak ellerinden tablo alınır. Yapılan incelemeler sonrasında tablonun gerçekten de Da Vinci'nin Mona Lisa'sı olduğu ortaya çıkar. 

''Leonardo'' lakabını kullanan kişinin, İtalyan Vincenzo Peruggia olduğu tespit edilir. Peruggia, Louvre Müzesi'nde marangoz olarak çalışıyordu. 20 Ağustos 1911 günü müzede küçük bir dolapta saklanmış ve tatil olan pazartesi gününü o dolapta saklanarak geçirmişti.  Sabaha doğru Mona Lisa tablosunu duvardan alıp çerçevelerinden kolayca ayırdı. Louvre Müzesi, kendisinin de çalışmış olduğu bir yer olduğundan hiç zorlanmadan kolaylıkla müzeyi Mona Lisa ile beraber terk etmişti. Yakalanmasının ardından yedi ay hapis cezası aldı. Mona Lisa'nın hatta Louvre'deki en iyi eserlerinin de İtalya'ya ait olduğunu, bu yüzden hiç pişman olmadığını söyleyen Peruggia her zaman yaptığının hırsızlık değil kahramanlık olduğunu savundu.