Starbucks Nasıl Kuruldu?

Starbucks ilk başta kaliteli kahve çekirdeği satan yerel bir dükkandı. Peki sonrasında ne oldu da Starbucks dünya çapında bir zincire dönüştü? Starbucks isminin hikayesini, Starbucks'a yön veren insanlarla ilgili bilgileri ve Milan’dan Seattle’a uzanan bu fikrin hikayesini yazımda bulabilirsiniz.

Starbucks’ın adı ve sembolü nereden geldi?

Starbucks Jerry Baldwin, Gordon Bowker ve Zev Siegl tarafından 1971 yılında Seattle'da kuruldu. Kurucular Seattle'ın Pasifik Okyanusu’na bağlı olan Puget Boğazı’na yakınlığından ve ilk kahve tüccarlarının denizcilik köklerinden esinlenerek, şirketin adının bir macera duygusu uyandırmasını ve denizcilik ile bir bağlantısı olmasını istediler. 

Bowker ilk başta isim olarak Herman Melville'in klasik romanı Moby Dick'teki geminin adı olan Pequod’u önerdi. Ancak bu fikri beğenmeyen ortaklar düşünmeye devam ettiler. En sonunda şirketin adını Moby Dick'teki ikinci kaptanın adından esinlenerek Starbucks koymaya karar verdiler.

Bowker'ın yaratıcı ortağı olan Terry Heckler ve ortaklar verdikleri isimle uyumlu bir ikon arayışına girdiler. Terry, eski denizcilik kitaplarını tararken ve gözüne Yunan mitolojisindeki, büyüleyici şarkısıyla denizcileri ölüme sürükleyen, iki kuyruklu deniz kızı olan Siren'in illüstrasyonu çarptı, aradıklarını bulmuşlardı. Yıllar içinde sanatçının orijinal sembolü birkaç kez değişse de özü aynı kaldı.

 

Starbucks’un kurucu ortakları: Jerry Baldwin, Zev Siegl ve Gordon Bowker 

Starbucks’ın ilk yılları

Kahve kavurma konusunda bir girişimci olan Alfred Peet’in başarısı, Starbucks'ın kurucularına kaliteli kahve çekirdeği ve ekipmanları satmaya yoğunlaşmak konusunda büyük bir ilham verdi ve Peet, Starbucks'ın ilk yeşil kahve çekirdekleri tedarikçisi oldu. Ortaklar daha sonra bir kahve kavurma makinesi satın alarak kendi tariflerini yaratmak için Peet'in kavurma tekniklerini denediler.

1980'lerin başında Starbucks, Seattle'da kaliteli taze kavrulmuş kahveleriyle rakiplerinden ayrılan dört mağaza açmıştı. 1980'de kurucu ortaklardan Siegl ortaklıktan ayrıldı. Baldwin de şirket başkanı rolünü üstlendi.

Alfred Peet

Howard Schultz dönemi ve dönüm noktası

1981 yılında, Starbucks’ın fazla sayıdaki siparişi, kahve makinesi satın aldıkları şirketin satış temsilcisi olan Howard Schultz’un dikkatini çekti. Schultz bu sebeple Starbucks’ı ziyaret etmeye karar verdi ve Starbucks’tan etkilenerek kariyerine burada devam etmek istedi. 1982'de pazarlama müdürü olarak işe alındı.

Schultz bir fuara katılmak için Milano'ya gittiğinde Starbucks'ın geleceğini değiştiren o fikri buldu. İtalya'daki kafelerden ve kahve kültüründen çok etkilenmişti. Sadece Milano’da 1500 kafe olduğunu öğrendi. Buradan aldığı ilhamla, Starbucks'ta kahve servis edebileceklerini düşündü ve küçük ve yerel bir marka olan Starbucks’ın tüm ülkede bir zincire dönüştüğünü hayal etti. 

Ancak Schultz bu düşüncesini Baldwin ve Bowker’a açtığında ortaklar bu fikre pek sıcak bakmadı. Starbucks'ın kahve çekirdeği ve ekipmanı satan bir dükkan olarak kalmasını istiyorlardı. Schultz, Baldwin ve Bowker’ı Starbucks’ı kahve servis eden bir kafeye dönüştürme konusunda ikna edemeyeceğini anlayınca, 1985 yılında Starbucks'tan ayrıldı. Kurduğu “Il Giornale” adındaki kahve zinciriyle hemen başarıyı yakalayarak hızla birden fazla şehirde kafe açtı.

Il Giornale

1987 yılında Baldwin ve Bowker Starbucks'ı satmaya karar verdiğinde Schultz Starbucks'ı hemen satın almaya karar verdi. Starbucks’ın adı altında Il Giornale'nin konseptini sürdürürken, Starbucks dükkanlarında satılmakta olan kahve çekirdeği, ekipmanları ve diğer ürünleri de satışa ekledi. Böylelikle 1996 yılında Kuzey Amerika dışında da mağazalar açmaya başlayan Starbucks, kısa sürede dünyanın en büyük kahve zinciri haline geldi.

Howard Schultz