Neden Paranormal Olaylara İnanırız?

Eğitim - 23 Mayıs, 2022 - Okuma Süresi: 3 Dk.

23 Mayıs, 2022

Neden Paranormal Olaylara İnanırız?

Perdenin üstüne düşen dalın gölgesini canavarlara benzeten çocuklardan tutun da gece yarısı halaya katıl yoksa senin üstünde tepiniriz diyen hayali Mahmut Tuncer ve halay ekibinin psikolojik baskısına maruz kalan yetişkin insanlara kadar herkesin hayatında aman o neydi dediği anları olmuştur. Gelin neden paranormal olaylara inandığımızı inceleyelim!

Richard Wiseman yaptığı bir deneyde kullanılmayan bir sinemanın etrafına iki grup insanı götürdü. Bir gruba bunun mimari bir tur olduğunu ve anormal bir şey yaşamadıklarını söyledi. Diğer gruba ise sinemanın perili olduğunu söyledi ve işte o gruptaki bazı insanlar bir şeyler deneyimlemeye başladı. Belirsizlik olduğunda, öneri size nasıl algılayacağınızı ve deneyimlediğiniz şeyi nasıl rapor edeceğinizi söyleyebilir. Sihirbazlar ve medyumlar bunu her zaman kullanırlar. Daha spesifik olarak 2013'te British Columbia Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, insan özelliklerini insan olmayan nesnelere atfetme (antropomorfizasyon) eğiliminin daha yüksek olduğu kişilerde paranormal şeylere inanma olasılığının daha yüksek olduğu tespit edilmişti.

Beynimiz günlük hayatta karşılaştığımız mantık dışı olayları anlamlandırmak için çabalar. Ama insan beyni parlak olduğu kadar aldatıcı da olabiliyor. Bir keresinde bir arkadaşım çalışma salonunda göremediği birilerinin gelip kapı pencereleri çarptığını ve onu rahatsız ettiğini söylemişti. O da korkup solunu bir hışımla terk etmiş, ardından koşa koşa odaya gelip olayı bize anlatmıştı. Benim tepkim ise: "Seni burada da bulabilirler." olmuştu. Açıkçası o an olayı yaşayan ve anlamlandırmaya çalışan benim beynim değildi. Onun yerinde ben olsaydım daha kötü tepkiler verebilirdim çünkü korku mantığı öldürür. Arkadaşım yaşamış olduğu o olayların nedeninin rüzgar olma olasılığını düşünemediğini söylemişti.

Olasılıklar hayatımızın çoğu yerinde bizi yönlendiren olgulardır. Örneğin iki ihtimal arasında kalma durumu ya da korkunç bir olayın eşiğinde miyim yoksa ortada öyle bir şey yok mu dedirten türden olgular insana "Yeter artık ne olacaksa olsun, böyle bir ihtimalle yaşayamam." cümlelerini söyletiyor. Örneğin biri size "İki vakte kadar şöyle böyle şeyler olacak, hazırlıklı ol." dediği zaman "Aman ne saçmalıyor bu kişi, nerden biliyor benim ne yaşadığımı?" dersiniz. Ama beyniniz sizi kandırır, hayatınızda olan normal şeyleri bile o kişinin söylediklerine yorarsınız, o kişi söylemişti dersiniz. Sebebinin beynin her şeyi anlamlandırma çabası olduğunu fark etmezsiniz bile.

Wisman'ın da dediği gibi ''İnsan inancının muazzam gücü, gerçekliği nasıl deneyimlediğimizi; renklendirme ve şekillendirme yeteneği, çoğu zaman aptalca şeylere (hayaletler gibi) ve uğursuz şeylere (komplo teorileri gibi) inanmamıza yol açabilir.''

Uzun lafın kısası inanç muazzam bir bulgudur, insanlık için büyük işler başaranların; "İnandım yaptım, inandığım için başardım." dediğini duyarsınız. Bunlar, inancın meyvesidir. İnancın bize cezası da az önce anlattığım paranormal şeylerin başımıza getirdikleridir.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.