Vücudun Ritim Merkezi: Biyolojik Saat

Bilim ve Teknoloji - 03 Nisan, 2023 - Okuma Süresi: 4 Dk.

03 Nisan, 2023

Vücudun Ritim Merkezi: Biyolojik Saat

Hepimiz vücut hücrelerimizin nasıl bir sistematiği olduğunu ve nasıl birbiriyle koordineli olarak çalıştığını merak etmişizdir. Beynimiz bu durumda emir verici, sinirlerimiz de iletimde görevli olduğundan en önemli işlev bu ikisinin birbiriyle olan bağlantısıdır. Gelin bu bağlantıya daha yakından bakalım!

Hepimiz günlük hayatta belirli işlevleri yerine getiririz. Bu günlük işleri yerine getirmek için de belirli zaman dilimlerini kullanırız. Biyolojik saatimiz de tıpkı bu durum gibi işler. Ne zaman hormon salgılanacağından tutun da diğer biyolojik ve fizyolojik ihtiyaçların bütününden sorumludur. Peki biyolojik saati, vücudumuzdaki diğer organ ve sistemlerin fizyolojisiyle birleştirmeye ne dersiniz? İsterseniz şimdi biyolojik saatin işlevlerinden ve özelliklerinden bahsedelim ve bu konuyu biraz daha detaylandıralım. 

Vücudumuzda belirli rol ve görevleri üstlenen organlar ve bu organların sistematiğini kontrol eden birtakım uyarıcılar bulunmaktadır. Hangi zaman diliminde hangi metabolik işlevin gerçekleşeceğinin belirlenmesi veya hangi hücrenin ne zaman harekete geçmesi gerektiği gibi. Peki bu durumda zamanlama, uyarma ve iletim gibi işlevlerden kim sorumlu tutulmalı? Bunun için sistematik bir dijital zamanlayıcı olsaydı hiç de fena olmazdı. Aslında bu zamanlayıcı beynimizin bir köşesinde bulunmakta ve az önce saydığımız birçok işlevi yerine getirmek için emir beklemektedir. Bu işlevi gece ve gündüz zaman dilimlerini kullanarak yerine getirir. Biyolojik saatin en büyük ve en önemli işlevi ise rutin kontrol sağlamaktır. Tıpkı biz insanların günlük aktiviteleri gibi biyolojik saatin de kendine has rutinleri bulunmaktadır. Peki biyolojik saat hakkında bilmemiz gerekenler sadece bunlar mıdır? Başka ne gibi işlevleri bulunmaktadır?  Bu işlevi gerçekleştiren başka vücut hücreleri de mevcut mudur? O halde gelin bu durumu daha detaylı inceleyelim ve vücudumuzun gizli bilmecesini hep birlikte çözelim. İnsan vücudunun çalışmasında en büyük etken beynin emir vermesi ve bu durumda organlarımızın eş güdümlü bir şekilde çalışmasıdır. Burada önemli olan neyin ne zaman yapılacağı, hangi uyaranın bu duruma eşlik edeceğidir. Küçük bir örnek verecek olursak çocukları neden erken saatte uyuturlar hiç düşündünüz mü? Çünkü çocukların gelişiminde önemli bir rol üstlenen büyüme hormonu gece saatlerinde salgılanır. Bu yüzden çocukların bu hormon salgılanmadan önce uyumuş olması büyüme, gelişimi tamamlama, hatta zeka düzeyi ve başarı ile yakından ilişkilidir.                                                                  Vücudun Ritim Merkezi: Biyolojik Saatİsterseniz bu anlattıklarımı biyolojik saat kavramıyla bağdaştıralım ve aklımızdaki soru işaretlerini ortadan kaldıralım. Bahsettiğim gibi vücudumuzdaki önemli değişimleri nasıl ki beyin sayesinde açıklıyorsak yine vücut hücrelerimizin hormon salgılaması, bazı metabolik işlemlerin gerçekleşmesi gibi durumlardan da biyolojik saatimiz sorumludur. Burada biyolojik saat bulundurma gibi tekil bir ifade kullansak da aslında uzmanlar beynimizde birden fazla biyolojik saat bulunduğunu söylüyor. Biyolojik saat daha çok zamanlama üzerine kurulu bir işleve sahiptir. Tabi ki bu saatlerin evlerimizde kullandığımız dijital saatlerden farklı olacağını şimdiden belirtmek isterim. Buradaki zamanlama işlemi tamamen vücudumuzun işleyişiyle alakalıdır. Yani bir nevi vücudumuzdun biyolojik ritmini sağlamakla ilgili olduğu kadar gelişim için gerekli olan döllenmeyi yerine getirmek gibi birtakım işlevleri yerine getirmekle de görevlidir. Peki biyolojik saati olumsuz yönde etkileyen durum ve olaylar da mevcut mudur? İsterseniz bu duruma da detaylı bir şekilde bakalım ve bir neticeye bağlayalım. Vücudumuzdaki bazı hücreler birtakım aksaklıklardan ötürü her zaman işlevini yerine getiremeyebilir. Bu duruma biyolojik saat de dahildir. Peki hangi durumlarda biyolojik saatimiz işlevini yerine getirmekte zorlanır hiç düşündünüz mü? İsterseniz bu durumları sıralayalım ve açıklamamızı daha da detaylandırıp anlamlı hale getirelim. Uzun uçak yolculukları, uykusuz kaldığımız zamanlar, uyuyacağımız odada ışığın gözümüzü rahatsız edecek derecede gereğinden fazla parlaması durumu kısacası uyku durumumuzu olumsuz etkileyecek bütün durumlar şeklinde düzenlesek daha yerinde bir tabir olacaktır. Yeterli uyku düzeni oluşturup ihtiyacımız olan enerjiyi karşılamak hepimiz için en doğru temenni olacaktır.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.