Osmanlı Dönemi Alışveriş Uygulamaları

Alışveriş - 28 Mart, 2022 - Okuma Süresi: 3 Dk.

28 Mart, 2022

Osmanlı Dönemi Alışveriş Uygulamaları

Osmanlı döneminde alışverişle ilgili birçok uygulama ve kural bulunmaktadır. Günümüzde de hala devam eden birçok uygulama aslında Osmanlı dönemine aittir. Bu yazımda bu döneme ve kültüre ait özellikleri inceleyeceğim.

Osmanlı Dönemi Alışveriş Uygulamaları  

Ecdadımız her konuda bize büyük örnek teşkil etmektedir. Hiç şüphesiz alışveriş kültürümüz Osmanlı dönemi alışveriş gelenekleriyle taban tabana uyuşmaktadır. Şimdi biraz daha derine inmeye, Osmanlı alışveriş kültürü hakkında yeni bilgiler öğrenmeye ne dersiniz? Öncelikle şunu belirtelim ki Osmanlı'da Çarşı şehrin kalbi niteliğindeydi. Türlü çeşit alışverişin yapıldığı bu mekanlar gündelik hayatın en uğrak yerleri olup kent sakinini buluşturan konumdadır. Şehrin merkezinde daima çarşı-çeşme-cami iç içedir. Bu yapıların mimarisine bakacak olursak batının aksine dikey değil yayvan bir uzanım göstermektedir. Çarşı ve pazarlar sebze,meyve, bakliyat,kumaş vb. her türlü ürünün satıldığı üstü açık alışveriş merkezleri idi ve bu pazarlar kendi içlerinde bölümlere ayrılmıştır. Kumaşçılar bir bölümde,sebze meyveciler bir bölümde ,zahireciler ise başka bir bölümde mesken tutmaktadır. Bu mekanlar sabah günün aydınlanmasıyla dua eşliğinde açılıp ikindi vaktinde kapanırdı. Dükkan sahipleri işinin ehli kişilerden oluşmaktaydı. Dükkan açma hakkına Gedik deniyordu. Gedik'e sahip olmak için ise çıraklık kalfalık aşamalarını geçip ustalık belgesi almak gerekiyordu. Aynı zamanda çarşıda fiyat denetimi yapılıyordu. Satıcılar loncaya bağlı olduğu için ticaretlerini dürüst bir şekilde yürütüyordu. Müşteriye hürmet gösterilir, gelen her müşteriye mutlaka kahve ikram edilirdi.

Sanıyorum kafamızda Osmanlı alışveriş kültürü ile ilgili temel bilgiler oturdu. O halde konu hakkındaki şu örneği sizlere aktarmakta fayda görüyorum. II. Mehmet İstanbul seferinden önce tebdili kıyafet ile halkı denetlemek maksadıyla bir dükkana girdi. Sabun var mı diye sordu. Sonrasında zeytin, bal, yağ alacağını söyledi. Dükkan sahibi sabunu getirdi ancak kendisinin siftah yaptığını diğer ihtiyaçlarının yan dükkandan alması gerektiğini söyledi. Mehmet ikinci dükkanda da aynı muameleyi gördü. 4-5 dükkan boyunca bu durum devam etti. Bunun üzerine ikinci Mehmet vezirine ben bu milletle değil Bizans'ı dünyayı bile fethederim dedi ve sefere çıkmaya karar verdi. Akabinde ise İstanbul fethedildi.

Anlayacağınız üzere Osmanlı'da alışveriş kültürü yardımlaşma,dayanışma, dürüstlük üzerine kuruludur ve müşteri el üstünde tutulmuştur. Bize düşen ise atalarımızın bu geleneğini sürdürmeye çalışmak ,uygulamak olacaktır. Dünyada herkesi mutlu edecek alışverişler yapılması temennisiyle. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.