Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101

Alışveriş - 10 Mayıs, 2021 - Okuma Süresi: 6 Dk.

10 Mayıs, 2021

Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101

Severek yediğiniz yemeklerin geçmişte ilk nasıl hazırlandığını, adının neden o olduğunu hiç düşündünüz mü? Ben bunları düşündüm ve birkaç yemeğin tarihini ve buruk hikayelerini sizlerle paylaştım. İyi okumalar diliyorum!

Dünya üzerinde onlarca mutfak ve sayısız yemek çeşidi var. Onca mutfak arasında en köklü mutfağın Türk mutfağı olduğundan şüpheniz olmasın! Osmanlı zamanlarından bu yana bereketli Türk toprakları birçok millete misafirperverlik yapmış ve bunun sonucunda kültürel etkileşimle beraber mutfağı zenginleşmiştir. Çorbasından hamur işine, tatlısından sebze yemeklerine kadar zenginlikle dolu Türk mutfağından çıkan bazı yemeklerin buruk hikayeleri var. Bugün beraber bu lezzetli yemeklerin ilginç ve bir o kadar da buruk hikayelerini beraber öğrenelim. İyi okumalar!

1- Alinazik

Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101


Alinazik, Antep yöresine ait, patlıcan ve et içeren bir ana yemektir. Hikayesine gelirsek; Osmanlı sultanlarından biri olan Yavuz Sultan Selim Antep'e gider ve şahane sofralar eşliğinde görkemli bir törenle karşılanır. Sofrada birbirinden güzel yemekler arasından Sultan'ın dikkatini bu yemek çeker ve tadar. Yemeği çok beğenen Sultan '' Bunu hangi eli nazik yaptı?'' diye sorar ve böylece bu lezzetli yemeğin adının Alinazik olmasına vesile olur. Sorulan yalnızca bir soruyken yemeğin ismine mal olması biraz ilginç değil mi?

 

2- Hünkar Beğendi

Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101

Hünkar Beğendi yemeği adından anlaşılacağı üzere Osmanlı mutfağından günümüze gelmiş, yıldızlarının patlıcan ve et olduğu bir yemektir. Hikayesinde buruk bir aşk yatar. Sultan Abdülaziz , Napoleon ve  eşi  İmparatoriçe Eugenie'yi ziyarete gider. Bu esnada hiç de hesapta olmayan bir şey olur; Sultan Abdülaziz ve İmparatoriçe Eugenie ilk görüşte birbirlerine aşık olurlar. Ancak ikiside bu aşkın imkansız oluşunun farkındadır. Sultan Abdülaziz İstanbul'a geri döner ama aklı ilk görüşteki aşkındadır. Yıllar geçer ancak birbirlerini unutamazlar. Derken kader onları bu sefer İstanbul'da bir araya getirir. İmparatoriçe Eugenie'nin bir açılış için geleceğini öğrenen Sultan Abdülaziz, heyecanından olsa gerek yemekten kesilir. Önüne birbirinden güzel yemekler getirilir ancak bir lokma bile yiyemez. Saraya aşçısıyla birlikte gelen İmparatoriçe, aşçısından kendileri için mutfakta beşamel sos yapmasını ister. Aşçı bu sosu yaptığı esnada Osmanlı aşçısı içine közlenmiş patlıcan ve üzerine de Sultan'ın en sevdiği yemek olan eti koyar. İmparatoriçe Eugenie'yi gören Sultan'ın keyfinin gelmesiyle iştahı da açılmıştır. Mutfakta hazırlanan yemek önlerine getirilir ve beğenerek yemeye başlarlar. Sultan'ın önüne getirilen onca yemekten sonra bunu yemesinden dolayı olacak ki bu yemeğe ''Hünkar Beğendi'' denilmeye başlanmış. Kim derdi ki imkansız aşktan bir yemek doğacak...

3- İmam Bayıldı

Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101

İmam Bayıldı, patlıcanla hazırlanan bir zeytinyağlı çeşitidir. Biliyoruz ki zeytinyağı diğer yağlara nazaran daha kalitelidir ve yemeğe muazzam bir lezzet verir. Rivayete göre olay şöyledir; bir imam zengin bir zeytinyağı tüccarının kızıyla evlenir. Gelinin ailesi çeyizine bolca zeytinyağı koyar. Daha yeni evlenen kızımız patlıcanlı ve zeytinyağlı bir yemek hazırlayıp sofraya koyar ve imam bu yemeği çok sever. Bunun üzerine kız her gün bu yemeği yapmaya başlar. Bir müddet vakit geçtikten sonra sofraya oturan imam sofrada zeytinyağlı patlıcanlı yemeği göremez ve böylece zeytinyağının bittiğini anlar. Hem bu çok sevdiği patlıcanlı yemeği sofrada görememesi hem de kaliteli zeytinyağının bitişine çokça üzülen imam oracıkta bayılır. Bundan sonra da bu yemeğe ''İmam Bayıldı'' denmeye başlanmıştır. Aslında bunda o kadar üzülecek bir şey yok, başka yemek mi yok sanki değil mi?

 

4- Höşmerim

Hikayesi Ne Denilen Bazı Lezzetler - Case101

Höşmerim, Balıkesir yöresine ait bir tatlıdır. Tatlının yıldızları peynir mayası ve irmiktir. Hikayesi de şu şekildedir; Kurtuluş Savaşı'nın olduğu dönemlerde iki sevdalı evlenir. Henüz taze olan çiftin eri savaşa çağırılır ve vedalaşıp cepheye gider. Aradan uzun zaman geçer, Kurtuluş Savaşı sona erer fakat kızın eri hala gelmemiştir. Kız, erinin şehit düştüğü düşünmeye başlar ancak erinin gelememe sebebi şehit olması değil, savaş sırasında ağır yaralanması yüzündendir. Bir süre daha geçer, kızımız tek yoldaşı olan ineğinin sütünü sağar ve peynir yapmak için mayalar. O esnada evinin kapısı tıklanır. Kapıyı açar ve biraz şaşkınlık çokça mutlulukla karışık bir duygu içerisine girer çünkü karşısında duran kişi eridir. Kızın eli ayağına dolanır ve erinin aç karnını doyurmak için mutfağa bir hışımla girişir ancak pek bir şey bulamaz. Elinde yalnızca yeni mayalanmış peynir, irmik, yumurta ve az da olsa şeker mevcuttur. Bunları bir araya getirip bir şey hazırlar. Ardından erinin önüne koyar ve önüne koyduğunu yiyen erine beğenip beğenmediğini öğrenmek için ''Hoş mu erim? Hoş mu erim? '' diye sorar. Daha sonraları da dilden dile dolaştıkça ''Hoş mu erim'' değişerek ''Höşmerim'' olur.

 

Her ne kadar rivayet olsalar da içimizi ısıtan hikayeler bunlar. Bundan sonra bu yemekleri yerken hikayelerinin de aklınıza gelmesi umuduyla...

 

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.