İzlerken İngilizce Öğrenmenizi Sağlayacak Olan Diziler

Brooklyn Nine-Nine: 
Son zamanlarda çok fazla popülerleşen bir dizi olan Brooklyn Nine-Nine'ı bilmeyeniniz yoktur diye düşünüyorum. Fakat duymayanlar için de hemen konusunu özetleyeyim; Brooklyn'in 99 numaralı bölgesinde yer alan bir karakolda görev alan bir grup dedektifin yaşadığı komik olayları anlatıyor. Bu grup her bölümde farklı bir maceraya atılıyor, yeni gelen komiserleriyle uğraşıyor, kendi aralarında bolca eğleniyor ve bunu yaparken bizi de çok güldürüyor. Günlük olayları anlatan bir sitcom olması sebebiyle dili gayet hafif.

Zorluk derecesi: 2/5

 

 

1994-2004 yılları arasında sürmüş olan ve tam 10 sezonu bulunan, dünyanın en çok izlenen sitcom dizisidir. B99 gibi Friends de bir grup arkadaşın yaşadıkları olayları anlatır ve bu dizide de her bölümün konusu farklıdır. Hayranlarını hem çok güldürür hem de bazı bölümlerinde ağlatır. Dizide Rachel, düğününden kaçarak eski arkadaşı Monica'nın yanına gelir ve onun ev arkadaşı olur. Dizide arkadaşlık bağı ön plandadır ve izleyen herkes ''Neden benim böyle bir arkadaş grubum yok?'' diye isyan eder. Dizinin dili ise gayet anlaşılırdır. Üstelik izlerken İngilizce'de kullanılan birçok "slang" (argo laflar/günlük hayatta kullanılan kalıplar) öğrenebilirsiniz. Bu kalıpları günlük hayatınızda kullanarak da konuşma becerinizi geliştirirsiniz.
Zorluk derecesi: 2/5

 

Glee: 
Müzikal sever misiniz? Eğer bu soruya cevabınız ''Evet!'' ise daha önce izlemediğiniz için pişman olacağınız bir dizi anlatacağım size. Bu dizinin adı Glee. Müzikal-komedi-drama gibi birçok kategoriye girdiğini söyleyebiliriz. Dizimizde Will adlı bir öğretmen, mezun olduğu lisede öğretmenlik yapmaktadır ve eskiden içinde bulunduğu Glee Club'ı canlandırmak istemektedir. Eskiden çok popüler olan bu kulüp, artık kaybedenler kulübüne rakip olacak kadar ezik bulunmaktadır. Yine de şarkı söylemeyi çok seven öğrenciler bu kulübün açılmasına son derece mutlu olmuştur, sırada liseler arası yarışmalar vardır. Tabii aşk üçgeni de bu dizide fazlasıyla ön plandadır. Diziyi izlerken birçok şarkı öğrenebilir ya da Broadway hayranı olabilirsiniz. Emin olduğum bir şey var; o da İngilizcenizi fazlasıyla geliştirebileceğiniz!

Zorluk derecesi: 2/5

 

 

Bu dizi legen-WAIT FOR IT-dary! Friends dizisiyle fazlaca karşılaştırılan ve ona oldukça benzer bir dizi. İki diziyi de izleyip hangisini daha çok seveceğiniz tamamen size kalmış! Peki ne anlatıyor bu How I Met Your Mother? Birbirinden farklı 5 arkadaşın başından geçen olayları tabii ki. “Bir gün kendi çocuklarım olursa; onlardan hiç bir şeyi saklamayacağım ve anneleri ile nasıl tanıştığımı tüm ayrıntıları ile anlatacağım.” diyen Ted Mosby, 2030 yılında bu kararını gerçekleştirmek üzere iki çocuğunu karşısına alır ve 25 yıl geriye giderek tüm olayları detaylıca anlatmaya başlar. Bu beş arkadaşın yaşadığı çılgın olaylara 9 sezon boyunca şahitlik etmek istiyorsanız mutlaka izlemelisiniz. Dizinin dili üstteki üç diziye nazaran bir tık ağır olsa da bilmediğiniz kelimeleri ve kalıpları araştırarak kendinizi çokça geliştirebilirsiniz. Özellikle pandemiden dolayı eve tıkıldığımız zamanlarda gülerken öğrenmek size çok iyi gelecek.
Zorluk derecesi: 3/5

 

 

Gilmore Girls:
Kendi adını kızına veren bir anne düşünün... Evet ilk başta bana da çok tuhaf gelmişti. Fakat izlemeye devam ettikçe bunun sebebini anlayacaksınız!  Stars Hollow kasabasında yaşayan anne-kız, bu hayattaki zorluklarla mücadele eden bir ikilidir. Rory Gilmore, ülkedeki en iyi liselerden biri olan Chilton'a kabul edilir ve hayalleri için çalışmaya başlar. Bu sırada annesi Lorelai da hem aşkı tadacak hem de kendi ailesiyle mücadele ederken kızını yetiştirmeye devam edecektir. Böyle anlatınca çok dram dolu gibi gözüktü farkındayım ama her bölümde kahkaha atacağınızın garantisini veriyorum. Lorelai gibi bağımsız, Rory gibi başarılı olmak isteyeceksiniz ve hatta bazılarınız hayallerine bu diziyle yön verecek. Peki bu diziyle İngilizceniz nasıl gelişebilir onu da anlatalım. Günlük hayatı anlattığı için -tıpkı diğer dizilerde olduğu gibi- Gilmore Girls sayesinde de birçok kalıp öğrenebileceksiniz. Rory'nin okulda aldığı eğitimle kelime bilginize yeni kelimeler ekleyebileceksiniz. Bunlar dışında dinleme yeteneğiniz de çok gelişecek, çünkü Lorelai'ın hızlı konuşmasına alışacaksınız. Bir diziyle üç taş? Kulağa hoş geliyor. 
Zorluk derecesi: 3/5

 

 

Üstte anlattığım dizilerden çok farklı olan bir polisiye dizisi. Bu dizide kahkaha atmayacaksınız fakat her biriniz avukat olacaksınız! Middleton Hukuk Okulu’nda Ceza Kanunu 101 dersine giren Annalise Keating başarılı bir avukat ve dersin pratikle öğrenilmesine çok önem veren bir profesör. Bu düşüncesinden dolayı dört öğrenci seçiyor ve onlara bir görev veriyor; Anna'nın elindeki davayı kazanmak. Ama tabii ki dizi bununla kalmıyor, birkaç bölüm sonra geçmişe dönük görüntüler görmeye başlıyoruz. Davaların yanı sıra okulda işlenen bir cinayetten kurtulmaya çalışan dört öğrenci ve arkasındaki gizemler. Oldukça sürükleyici olduğunu söyleyebilirim, gizem seviyorsanız bu dizi tam olarak sizin için. Yine üsttekilerden farklı olarak bu dizinin dili biraz daha ağır. Eğer ''İngilizce biliyorum, biraz da anlıyorum ama daha gelişmem benim için iyi olacak'' diyorsanız bu diziye de bakabilirsiniz.
Zorluk derecesi: 4/5

 

 

Dizileri izlerken çift altyazı eklentisi  kullanırsanız cümlelerin/kalıpların birebir anlamlarını öğrenebilirsiniz. Bu sayede dizileri durdurup kelimenin anlamına bakmakla uğraşmaz, diziden tam olarak keyif alırsınız. 
İyi seyirler!